30 Mayıs 2011 Pazartesi

Yeşil Kiraz 2- Gülten Dayıoğlu


Pazar günü Kadıköy'deki sahafları dolaşırken "ne alırsan 3 TL" sepetinde gördüm "Yeşil Kiraz 2"yi. Orta okulda okumuştum ilk kitabı ve çok beğenmiştim, orta okul, lise öğrencilerine hitap ettiğini bildiğim halde almadan edemedim, ilk kitap o kadar gerçekçi ve etkileyiciydi ki bunu da bir karıştırmak istemiştim. Kitapta olumsuz deneyimlerin bizi mücadele etmek ve hayata devam etmekten alıkoyamayacağı, bu olumsuz deneyimleri ancak onlarla yüzleşerek hayatımızdan çıkarabileceğimiz düşüncelerinin verilmesi güzeldi, eminim gençlere faydalı olacaktır. Ama bunun dışında ilk kitaptaki gerçekçilik burda yoktu, öyle olunca da kitap çekiciliğini kaybediyor, hele kitabın son çeyreğinde Kiraz'ın ajan olduğu bölüm kitabın geri kalanından oldukça kopuktu. Yine de gençler için ilginç ve faydalı olacaktır. Resimde kiraz çiçeklerini görüyoruz...
http://amazingdata.com/mediadata5/Image/cherry-blossom_amazingdata_20090715122337.jpg

24 Mayıs 2011 Salı

Son durum


Mina Urgan'ın İngiliz Edebiyat Tarihi serisinin ilk cildini bitirdim, gerçekten mükemmel, tadı damağınızda kalıyor. Açıkçası şu ana kadar Shakespeare'i veya o çağın diğer şair/oyun yazarlarını hiç okumamış olduğumdan ilgili bölümlerin beni sıkabileceğini düşünmüştüm, ama Mina Urgan Shakespeare'in bütün oyunlarının konularını tek tek anlatmış ve her birinin diğerlerinden üstün veya eksik yönlerini açıklamış, aynı şekilde diğer yazar veya şairlerin de en önemli eserleri için aynı şeyi yapmış, daha önce de bahsettiğim gibi kitabın dili mükemmel, sanki Mina Urgan karşımıza oturmuş da sohbet ediyoruz. Bu arada Stephen King'in Kubbenin Altında'sını okumaya devam ediyorum, 700'ü geçtim, biliyorsunuz kitap 1018 sayfa. Kitabın ilk bir kaç bölümü biraz sıkıcı gelmişti, Stephen King'in yazmayı sevdiği bol karakterli destansı romanlarından biri, sonra bu karakterlere alıştık ve konu ilgimizi çekti, kitapta gelişme bölümü devam ediyor ama açıkçası be benim favori Stephen King romanlarımdan değil, evet konu (çıkış noktası) doğaüstü ve gerilim daha çok insanların psikolojilerinden kaynaklanıyor, Mahşer romanına biraz benziyor ancak orada doğaüstü öğeler daha fazlaydı, burada insan ilişkileri kısmı daha önplanda. Malesef Stephen King artık benim sevdiğim türde yazmıyor, benim favori romanlarım Christie, Hayvan Mezarlığı, Hayatı Emen Karanlık... Bakalım daha bitirmeme çok var, belki fikrim değişir:)
Son olarak Star Gazetesi'nin Büyük Türk ve Şark Klasikleri setini aldım, güzel gerçekten, "Amak-ı Hayat", Şair Evlenmesi, İntibah, Sergüzeşt, Eylül gibi edebiyat derslerinden hatırladığımız önemli eserler var. Star gazetesi şu an benim de yakında okumayı düşündüğüm Yüreğimdeki Aşk Kıvılcımı isimli kitabı da içeren yeni bir best seller seti veriyor, hem de orijinal kitaplar, kitap kampanyalarını gerçekten beğenerek takip ediyorum ama açıkçası klasikleri vermeye devam etmelerini tercih ederim, biliyorsunuz eserlerin yayımlanışından itibaren 50 yıl sonra telif hakkı ortadan kalkıyor, bu nedenle klasiklerin veya eski eserlerin piyasada nispeten ucuza satılmasını beklersiniz ancak bir kaç yayınevi dışında böyle bir durum sözkonusu değil. Ama star gazetesi sayesinde kütüphanem zenginleşti..:)

10 Mayıs 2011 Salı

Okuma Listem


Yine kitapyurdu'ndan kitaplar aldım, beş yeni kitabım var, bunlar James Joyce'dan "Sanatçının Bir Genç Adam Olarak Portresi", Nicholas Sparks'tan "Düğün" (geçen sefer aldığım "Başka Bir Aşkın Hikayesi"ni daha sonra okuyacağım), André Maurois'den "İklimler", Haruki Murakami'den "Sahilde Kafka" ve Flaubert'ten "Duygusal Eğitim". Bu arada Stephen King'in "Kubbenin Altında"sını okuyorum, 1018 sayfa, ben şu an yarısındayım ve çok güzel...
Resim: http://ih0.redbubble.net/work.2207545.3.flat,550x550,075,f.antique-books.jpg
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...