8 Haziran 2015 Pazartesi

Sevgili Arsız Ölüm - Latife Tekin

İsmini çok duymuş olsam da bir türlü okumadığım bir kitaptı Sevgili Arsız Ölüm. Sonunda bir sahaftan aldım kitabı. Benim okuduğum Adam Yayınevi'nin 1984 5.baskısı (birinci baskısı 1983 'te yapılmış).
Wikipedia'da yazar hakkında verilen bilgi kısaca şöyle:


"1957'de Kayseri'nin Bünyan ilçesine bağlı Karacahevenk köyünde doğdu. 1966'da 9 yaşındayken ailesiyle birlikte İstanbul'a geldi. Ortaöğrenimini Beşiktaş Kız Lisesi'nde tamamladı. İstanbul Telefon Başmüdürlüğü'nde kısa bir süre çalıştı. İlk kitabı "Sevgili Arsız Ölüm" 1983'te yayınlandı. Anadolu'daki köy yaşamı ve insanlarını masalımsı bir atmosferde ve "Yüzyıllık Yalnızlık" (Gabriel Garcia Marquez) tadında anlattığı bu ilk romanıyla büyük ün kazandı. Büyülü gerçekçilik akımına da yakıştırılan bu romanının ardından peş peşe diğer romanları geldi. Eserleri İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, Farsça ve Hollandacaya çevrildi. Değişik üslubu ve yaklaşımıyla kuşağındaki edebiyatçıların önde gelen isimlerinden biri oldu."

Kitabın arkasında da yazar kendi ağzından hayatını anlatmış. Bu anlatımdan anlıyoruz ki Sevgili Arsız Ölüm'de çoğunlukla kendi yaşadıklarını anlatmış, özellikle Dirmit karakterini de kendisiyle özdeşleştirmiş.

Kitabın konusuna bakacak olursak Huvat, Alacüvek köyünde yaşayan girişimci bir gençtir. Burada başka bir köyden gelmiş olan Atiye ile evlenir. Önce kızları Nuğber dünyaya gelir, sonra Halit, ardından Seyit, sonra kızları Dirmit (ki köyün hocası tarafından 'eğer vücunda bir sakatlık olmazsa başına gelmedik kalmayacak' diye işaretlenmiştir) ve son olarak küçük oğulları Mahmut doğar. Yıllar içinde bir çok olaylar yaşarlar, Halit evlenir, aile genişler. Sonra köyde geçim zorlaşınca ailecek şehre giderler. En çok Atiye ve Dirmit ön planda gibi geldi bana. Atiye yuvayı yapan dişi kuş misali evi bir arada tutan herkesin derdine koşan kişidir. Bu kadar kalabalık içinde zaten sürekli birinin derdi peşinde koşulur, kah Halit karısından soğur, kah Huvat işsiz kalır, kah Dirmit şiire tutulur, hepsini düze çıkarmak Atiye'ye düşer. Eh Atiye bu kadar dert peşinde koştuktan sonra kalbi yorulur, Azrail de sık sık onu yoklamaya gelir. Ama Atiye hep onu sonra gelmesi için kandırır. O nedenle kitabın adı "Sevgili Arsız Ölüm". Zaten kitap da Atiye'nin ölümüyle bitiyor.

Özellikle Dirmit'in sıra dışı hayal gücü nedeniyle ben okurken kitabı Büyülü Gerçekçilik akımına yakın buldum. Acı Çikolata romanına benzettim hatta. İki romanda da aile fertleri arasındaki sıcak ilişkiler romanı güzelleştiriyordu. Bu kitabın yazım tarzı ise bambaşka, daha önce okuduğum hiç bir kitaban benzemiyor. Bir örnek vereyim ;

"Atiye bir kış Dirmit'i dışarı salmadı. Dirmit, "Köpek karı yağdı anne, kar dişlendi kız, saçaklar buzlandı, ne olur az gönder!" diye yalvardı. O yalvardıkça Atiye tandır odasından ambar odasına, ambar odasından sekiye, sekiden tahtalıya dolandı. Dirmit bir yanda ağladıysa o bir yanda ağladı. Ne çare ki Cinci Memet'in "Bu çocuk eksik doğmazsa başına gelmedik kalmayacak!" demesini, bir de "Bu dediğimi iyi belleyin ha!" diyerek hamur tahtasına attığı çentiği aklından çıkaramadı. Çıkaramadığı gibi, Dirmit'in başına bir iş gelmesinden korkup onu eve kapadığı yetmiyormuş gibi, bir yandan da evin içinde kızını keşiflemeye başladı..." (sf.28)

Kitaba başladığımda ilk kısımları özet halinde vermek için böyle yazıldığını düşündüm, sonra baktım bütün kitap böyle devam ediyor. Önceleri dile alışmakta zorlandım, yöreye ait farklı kelimeler de oldukça fazlaydı. Ama kitabın diline alıştıktan sonra (çok kısa bir sürede) çok hoşuma gitti. Özellikle Dirmit'in hayalgücü sayesinde yaşadıkları örneğin tulumba veya kuşkuşotu ile yaptığı konuşmalar çok hoştu. 218 sayfalık bu kitabı okumanızı tavsiye ederim, dediğim gibi son derece özgün bir kitap ve kesinlikle pişman olmayacaksınız. Keyifli okumalar:)

Resim 1:http://www.arkakapak.com/genel/turkcenin-yarina-kalacak-buyulu-mirasi-latife-tekin-romanlari/

18 yorum:

  1. Merhaba;
    Bu kitabın yeri ben de bir başkadır. Ortaokulda dönem ödevi olarak vermişti Türkçe öğretmenim. O zamanlardaki ben için biraz fazlaydı aslında ama sevmiştim. Sonraki yıllarda daha aklı selim olarak okudum tekrar, yine çok sevdim. Sonu beni çok vurmuştu, o son film sahnesi gibi aklıma kazılı kalmıştı yıllarca. Ve o çiçekle kurduğu yakınlığı konuşmasını çok sevmiştim. Pek çok detayını zaman içinde unuttum tabi hafızası güçlü olmayan biri olarak. Şimdi yeniden okuma isteği uyandı içimde. Bence herkes okumalı. Ayrıca ismi de güçlü bir kitap, kendini beni oku diye çağıran cinsten.
    Güzel yazmışsınız siz de..
    Sevgiler

    YanıtlaSil
  2. Çok teşekkür ederim, beni de çok etkiledi bu kitap, öyle canlı bir anlatım ki -fantastik öğelerin de varlığıyla- çok değişik bir tat bırakıyor okurda. Benim de ileride tekrar okumak isteyeceğim bir kitap. Güzel yorumunuz için tekrar teşekkür ederim, sevgiler:)

    YanıtlaSil
  3. büyülü gerçeklik akımından bir tek Marquez'i okudum.
    merak ettiğim yazarlar var bu akımdan bu yazarı da listeme aldım, teşekkürler :)
    sevgiler..

    YanıtlaSil
  4. Acı Çikolata ve Ruhlar Evi de aynı akımdan çok sevdiğim kitaplar, onları da tavsiye ederim, keyifli okumalar:)

    YanıtlaSil
  5. Latife Tekin'i çok severim. Sevgili Arsız ölüm ise benim hep sevdiğim özel bir kitaptır. Senin anlatımın da çok güzeldi.Sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim için de özel bir kitap oldu Defne Hanım, çok teşekkür ederim, güzel yorumunuza, sevgiler:)

      Sil
  6. Bu kitabı bir zamanlar çok okumak istemiştim ama neden bilmem kaldı öyle :( tanıtımınız çok iyi tekrardan bakacağım.. sevgiler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sizin gibi bir edebiyat severin çok beğeneceğine eminim bu kitabı, yorumunuz için teşekkür ederim, sevgiler:)

      Sil
  7. çok tatlı kitap bu yaaa, bak bi de berci kristin çöp masalları'nı okusanaaa. bi de baksana bu yazar çok aktif yaaa, bodrumda gümüşlükte bi sanat akademisi gibi bişi açtı. bütün sanatçılar orda genç sanatçıları yetiştiriyooo. ne güzel bişi yaa :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet çok sevdim ben Deepcim, onu da duydum:) evet öyleymiş ne kadar güzel biz de gitsek keşke..:))

      Sil
  8. Bu ilk kitabıdır bildiğiniz üzere,bu üslubunu diğer romanlarında terk eder.özel biridir,latife tekin.en son "ormanda ölüm yokmuş'"u okudum.onu daha çok sevdim.gümüşlükte kurduğu kültür köy ise ayrı bir olaydır hani.özetle iyidir yahu latife :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet ilk romanı olduğunu biliyordum ama üslubunu değiştirdiğini bilmiyordum. Tavisyeniz için teşekkür ederim, son romanına da bakayım, merak ettim:) Kültür köyü de yazarın ne kadar sıra dışı olduğunun başka bir göstergesi, çok güzel, yorumunuz için teşekkür ederim:)

      Sil
  9. Hayal gücü içeriyor tam benlik:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet bence kesin beğenirsiniz, çok değişik bir kitap:)

      Sil
  10. ben de okumak istiyorum ama yaa, :)

    YanıtlaSil
  11. mutlaka oku, çok beğeneceğine eminim, zaten su gibi akan bir kitap:)

    YanıtlaSil
  12. Duymamıştım...
    Bloglardan böyle değişik kitaplar öğrenmeye bayılıyorum ya :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Taviye ederim, ben gerçekten çok beğendim:) yorumunuz için teşekkür ederim, sevgiler:)

      Sil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...