Çok sevdiğim ve kitap zevkine güvendiğim blogger arkadaşım Deep Tone'un tavsiyesiyle aldım bu kitabı, kendisi bu yıl en beğendiği kitabın bu olduğunu söylemişti. Ben de hemen aldım tabi öyle olunca :))
Martı Yayınları'ndan 2013 yılında çıkan kitap 527 sayfa. Yazar kitabı 2007 yılında yazmış, bu kitabı yazması için yazara İngiltere Sanat Konseyi tarafından cömert bir fon tahsis edilmiş. Konu son derece ilginç ve ana konu etrafında bir çok da yan konu var. June 14 yaşında bir gençkızdır, muhasebeci anne, babası ve 16 yaşındaki ablası Greta ile banliyöde mütevazi bir hayat yaşamaktadır. Dayısı Finn ise gey bir ressamdır, AIDS olmuştur ve ölmek üzeredir. June ise her ne kadar bunu kabullenmek istemese de dayısına aşıktır. Finn ölümüne yakın uzun bir süreyi June ve Greta'nın resmini yaparak geçirir, Finn ölünce de tablo June ve Greta'ya kalır. Romanın büyük kısmı bu tablo üzerine. Hem bu açıdan hem de anlatıcının çocuk olmasından dolayı roman bana Donna Tartt'ın Saka Kuşu romanını hatırlattı. Yan konularda June ve Greta'nın arasında ilişki, çocukların anne babaları ile ilişkileri, Finn ve ablası arasındaki ilişkiler de işleniyor. Bir de tabi Toby var, o da Finn'in sevgilisi. Ve sonuçta "neredeyse" Not. Seni Seviyorum tadında bir roman ortaya çıkıyor.
Gönül rahatlığı ile tavsiye edebileceğim, son derece ilginç ve sürükleyici bir roman. Keyifli okumalar dilerim:))
bende sevmiştim bu kitabı ....
YanıtlaSilkonusu oldukça orijinaldi Dilek'cim:)
SilGüzel bir kitaba benziyor. Teşekkürler...
YanıtlaSilumarım siz de seversiniz, ben teşekkür ederim, sevgilim:)
SilBen böyle alıp okuyamıyorum güncel/yeni romanları ya hu:(
YanıtlaSilBir şey hep engel oluyor. Ama hep de bir merak içinde kalıyorum:)
Öncelikli okumak zorunda olduğum kitapların listesi çok kabarık. Ha onları da tam zamanında okuyamıyorum ya:)
haklısın Narda'cım genelde ben de böyle güncel roman alırken zorlanıyorum, gerçi belki araya böyle hızlı okunan güncel birşey koymak hızlandırabilir, sevgiler:)
SilKsinlikle. Ben daha cok sherlock cristie gibi polisiyeleri seviyorum boyle zamanlarimda. Epeydir de okumadim ya:( sevgiler
SilSelam Eren'cim.
YanıtlaSilO kadar o kadar karasız kaldığım bir kitaptır ki bu. Geçen sene her elime alışımda bırakmıştım ya umduğum gibi olmazsa diye... Yorumunu okuyunca " tüh alsaydım" dedim. Kısmet değilmiş deyip kendimi teselli edeyim ama dimi ;)
Gülşah'cım sayfalar su gibi akıyor, kesinlikle tavsiye ederim, çok güzel bir kitaptı, teşekkür ederim yorumuna, sevgiler:)
SilNot alayim hemen ben de. Merak ettim 😊
YanıtlaSiltavsiye ederim Derya Hanım, seveceğinize inanıyorum, sevgiler:)
Silheeey yaa çok ilginç buldum evet, şaşırtıcı, yazarın incelikli tarzına şaşırdım, ayrıntılara, popüler roman tarzında gibi dursa da ne ince dokumuş, konuya ise bayıldım, zaten günümüzde roman ve filmlerde eşcinsel konular bir de göçmen konuları işleniyor en çok, eşcinsel konulardan hoşlanmıyorum ama bu romanda öylesine ince sevgiler vardı ki, yazarın hayal gücüne saygı duydum valla, o tablo olayına da bayıldım yani. evet en sevdiğim roman oldu bu :) haketmiş o parayı :) geçen yıl da jale demirdöğen'in hayal adlı romanı en sevdiğim olmuştu. orda da iki kızkardeş ve iki erkek var ve çok güçlü aşklar :) orda da kurguya bayıldım :) ne dram kurmuş yazar :)
YanıtlaSilaynen Deepcim konu işleyiş hepsi süperdi, ay geçen seneninkine de bakayım hemen, çok teşekkür ederim tavsiyelerin için, güçlü aşklar, hmm tam bana göre..:)))
SilAdını beğeniyorum ben de bu romanın :))
YanıtlaSiltadını da beğenirsin bence:))
Sil