Bu yazarı sevgili Deep Tone sayesinde keşfettim, daha önce Artık Ayrılsak Diyorum isimli romanını okumuştum ve çok beğenmiştim. Gerçekten kadın ruhunu çok iyi anlayan ve romanlarını da bu şekilde yazan bir yazar.
Epsilon Yayınları'ndan Mart 2006'da çıkmış bu kitap, 310 sayfa ve bir solukta okunuyor. Roman 80'lerde geçiyor. Kahramanımız Aysel, güzel sanatlar fakültesinde mimarlık okumuş. Annesi o küçükken çekip gitmiş, babası da iflas edince kızını üvey kızkardeşine bırakıp sözde para kazanmak üzere yurt dışına gidiyor. Aysel bir başına kalakalıyor. Bu sıralarda Beyoğlu'nda entellerin takıldığı Mahzen Bar'a takılmaya başlıyor, orada kendisinden birkaç yaş büyük olan (aslında eğitimsiz ve beş kuruşsuz) son derece etkileyici ve uyanık bir adam olan Tarık ile tanışıyor. Tarık tam bir serseri (aslında daha fazlası da...), kendisini hiç gizlemiyor, Aysel'e onunla (ve aslında tüm kadınlarla) sadece cinsellik içim ilgilendiğini çok açık anlatır. Aysel önceleri onu tersliyor ama sonunda ona kapılıyor. Çok garip, fırtınalı bir ilişki yaşamaya başlıyorlar...
Kitaba bayıldım. Tarık öyle bir karakter ki, son derece korkunç biri olmasına rağmen, Uğultulu Tepeler'in Heatcliff'i gibi etkiliyor insanı... Gerçekten etkileyici bir kitap, tavsiye ederim, keyifli okumalar..:)
Sayfalar
▼
24 Haziran 2019 Pazartesi
17 Haziran 2019 Pazartesi
Bir Ölünün Hatıra Defteri - Halid Ziya Uşaklıgil
Halid Ziya Uşaklıgil çok sevdiğim bir
yazar, Mai ve Siyah, Aşk-ı Memnu, Yaz Yağmuru, Bir Hikaye-i Sevda isimli roman
vev hikaye kitaplarını okumuştum. Bu kısa romanının da aşkı ve arkadaşı
arasında kalmış bir adamın hikayesi olduğunu öğrenince hemen okumak istedim.
Karbon kitaplardan çıkan baskısını okudum,
Hüseyin Işıklar tarafından sadeleştirilmiş. Karbon Kitaplar’ı seviyorum,
tasarımı ve kalitesi güzel, ayrıca baskı hatası da olmuyor. Ancak mesela basım
yılını göremedim, yazar ve kitap hakkında başında kısa da olsa bir bilgi olsa
çok güzel olacak. İnşallah ileride bunları da eklerler kitaplarına.
Gelelim romanımıza; 132 sayfalık
kitabımızda, Vecdi küçük yaşta annesi ve babasını kaybeder, bunun üzerine halası
ve onun kendisinden 4 yaş küçük kızı Nigar ile bir aile gibi birlikte yaşamaya
başlarlar. Vecdi okula başlayınca Hüsam ile arkadaş olur. Böylece Nigar, Vecdi
ve Hüsam her tatillerini birlikte geçirmeye başlarlar. Zamanla Vecdi’nin
Nigar’a karşı duyguları değişir, hele halasının bir sözü onu çok etkiler. Ama
Nigar ne hissetmektedir?
Kitabın isminden de anlaşılacağı üzere Türk
filmi tadında bir kitaptı, zaten yazarın dili o kadar güzel ki beğenmemek
mümkün değil. Türk edebiyatı okumak isteyenlere tavsiye ederim. Keyifli
okumalar....
10 Haziran 2019 Pazartesi
Umacı - Hanzade Servi
Hanzade Servi’nin
daha önce Hortlaklar Geçidi, Kumdan Salıncak, Karamel Kokulu Öykü Okulu, Hayalet Tozu ve Ezo ile Ölü Yazar isimli kitaplarını okumuş,
hepsini de çok sevmiştim. Tudem Yayınları’ndan çıkan pek çok çocuk kitabı
bulunuyor yazarın. Umacı 2013’de çıkmış ama 2014 ve 2016’da yeniden basılmış
(hepsinde 2000’er baskı!). Kitabı Sedat Girgin resimlemiş, kitaba çok uygun
olmuş bu çizimler.
Kahramanımız Topaç
8 yaşında bir ilkokul öğrencisi, bir gece dolabının içinden umacı çıkınca
korkudan ne yapacağını şaşırıyor. Ama umacısı Gırrgor’u tanıyınca herşey
değişiyor. Sonra Topaç ve Gırrgor birbirlerinin en iyi dostu oluyorlar. Olaylar
bu kadar basit değil tabi; Can, Mert, Gül, Lamia Hanım, psikolog Nadir Bey ve
tabi ki diğer umacılar kitabın diğer renkli karakterlerinden bazıları...
Yine çok tatlı bir
kitaptı, biraz Canavarlar Şirketi’ni hatırlattı ama o kadar olur... Ama
okuduğum diğer iki kitabı daha çok beğendim. Yazarın okumadığım diğer
kitaplarını da en kısa zamanda okumak üzere listeme ekledim. Size de tavsiye
ederim, keyifli okumalar:)
3 Haziran 2019 Pazartesi
Büyük Sihir; Korkularını Aş, Yaratıcı Yaşa! -Elizabeth Gilbert
Merhaba! Kitaba geçmeden önce; nasılsınız? Beni sormayın, uzun zamandır bayağı yoğun ve yorgunum:) Neyse yine kitap okuyacak zaman bulabiliyorum, genelde hafta sonu yerimden kıpırdayacak halim olmadığından oturduğum yerde okuyorum işte:)) Yazılarımı da hep önceden yazıp programlayıp koymuştum... Bunun üstüne, bir de internet arızası vardı uzun bir süre, ben de telefonun interneti ile idare ettim, tabi o da sınırlı... Dolayısıyla yorumları yayınalyamadım ve cevap yazamadım, kusura bakmayın:( Neyse çok şükür internet geldi. Ben yorumlarla ilgilenmesem de beni yorumsuz bırakmadığınız için çok çok çok teşekkür ederim. Geç cevaplarım için de kusura bakmayın...İade-i ziyaretlerimi yapmaya çalıştım, kusura bakmayın eksiklerim varsa:) Çok teşekkür ederim tekrar:) <3 font="">3>
Gelelim kitabımıza, Doğan Kitap’tan
Ocak 2016’da çıkan kitabımızı, İngilizce’den Begüm Kovulmaz çevirmiş. 259
sayfalık kitabı %50 indirimde görünce, ve sevgili blogger arkadaşım Biblio’nun
da tavsiye ettiğini görünce hemen aldım. Elizabeth Gilbert, bütün dünyada best
seller olan Ye, Sev, Dua Et’in yazarı, bu kitabında kendi tecrübelerinden yola
çıkarak yazar olmak isteyenlere tavsiyelerde bulunuyor. Kitap 6 bölümden
oluşuyor, cesaret; sihir; izin vermek; kararlılık; güven ve son bölümümüz
kutsallık. Bu ana bölümler de kısa kısa
bölümlerden oluşuyor. Sohbet havasında yazılmış kitabı okumak çok kolay.
Yazarın anlattıkları ve verdiği örnekler çok ilginç. Açıkçası başta bana fazla
basit gelmişti ama son derece ilham verici. Bahsedilen sihir adeta elle
tutulabilecek nitelikte, yani “var böyle bir şey”:))) Kitabı kısaca özetlemem
gerekirse “yazar olmak isteyenler; çok çalışın, pes etmeyin, bu işi fazla
ciddiye almayın ve bel bağlamayın, çalışın ve gerisini evrene bırakın”. Basit
ve hafif görünüşünün altında bence önemli bir kitap... Keyifli okumalar
dilerim.