Şaman Gözü - Asu Mansur

 

Destek Yayınları'ndan 2016 ilk baskısını yapan 296 sayfalık kitabın 2020'deki 27. baskısını okudum. Bu güzel kapak tasarımı İlknur Muştu'ya ait. Kitabın alt başlığında 'Dünyada ilk defa gerçek bir Şaman'ın gözünden Şamanizm ve ritüelleri" ibaresi yer alıyor.

Bildiğiniz gibi Türkler İslamiyetten önce şaman gelenekleri doğrultusunda yaşıyorlardı. Ancak şamanizm bir din değil aslında, doğaya saygı, doğada yaşam çerçevesinde geliştirilmiş bir takım gelenek ve ritüellerden oluşmuş bir sistem.

Kitap sekiz bölümden oluşuyor; şamanizme göre insanın ve doğanın yapısı, doğa ile ilgili ritüeller, şaman adetleri, sihir, rüya ve duyuların orucu gibi konular anlatılıyor. Şehirde yaşayanlar için uygulaması zor şeyler ancak doğaya gösterilen saygı çok güzel. Bir hafta boyunca yapılan duyu oruçları çok ilginç geldi bana, bir de kurşun döktürmek ve benzeri bir takım adet veya deyişlerin günümüzde bile geçerliliğini sürdürmesi. Şamanizmi merak edenler için çok güzel bir kitap, Şaman Aynası isminde devam kitabı da var. Asu Mansur'u instagramda bulabilirsiniz, kendisinin Doğada Yaşam diye bir de projesi var sanıyorum... Keyifli okumalar:)

Depo - Rob Hart

 

Severek takip ettiğim, yazılarını sabırsızlıkla beklediğim, edebiyat duayeni Arakolpa yazmıştı bu kitabı, ben de çok merak edip alıp okudum tabi.

437 sayfalık kitabımız İthaki Yayınları'ndan 2021 haziranında çıkmış, çeviriyi Sevda Deniz Karali yapmış.

Romanımız yakın bir gelecekte Amerika'da geçmektedir; artık fiziksel mağazacılık bitmiş, çoğu online satış kanalı da Bulut isimli online satış devinin bünyesine katılmak zorunda kalmıştır. Bulut'un imkanları o kadar fazladır ki onunla rekabet etmek imkansızdır, Bulut neredeyse bir tekeldir artık. Bu da birçok insanın işsiz kalmasına sebep olmuştur. Dahası gezegenimiz artık küresel ısınma ve kaynakların iyice azalması nedeniyle yaşaması iyice zor bir hale gelmiştir. Bulut gezegenin her yerine yayılmış tesislerinde insanlara iş ve yaşam olanakları sunar. Bu olanaklar dolap kadar bir oda, sadaka gibi bir saatlik ücret, ölümüne çalışmak bile olsa insanlar çaresizdir ve Bulut'ta çalışmak bir nimettir...

Genç ve güzel Zinnia, iş başvurusu sırasında hoş bir adam olan Paxton ile tanışır. İşe özel bir amaç için giren kadın, Paxton'un güvenlikte çalıştığını öğrenince bu arkadaşlığın kendisine çok yararlı olabileceğini fark eder ve olaylar gelişir...

Kitaptaki bölümler üç farklı kişinin bakış açısıyla yazılmış; Gibson Wells (Bulut'un kurucusu), Paxton ve Zinnia... Aslında tek yanlı (ve tek boyutlu) bir kitap olabilecekken zaman zaman Wells'e de hak veriyor insan. Şimdi biz - çoğu zaman bedeli ne olursa- en ucuzun peşinden koşmuyor muyuz? Giydiğimiz ayakkabıyı üreten -belki çocuk- işçinin Bulut'takinden daha zor koşullarda yaşamasını umursuyor muyuz? Çevreye olanlar için ne yapıyoruz? Şu gidişata bakınca bazen insanların başlarına gelenleri haketmiş olduklarını düşündüğümü itiraf edeyim... Aslında sosyal medya sayesinde satış kanalları/markalar/yönetim vs. karşısında büyük bir yaptırım gücüne sahibiz, keşke gerçekten duyarlı ve bağımsız "influencer"lar olsa (ki influencer'ın gerçek anlamı o) ve ellerini taşın altına koysalar.... Öyle bir noktadayız ki güce ve kaynaklara sahip olanların omuzlarında büyük bir yük var...

Biraz uzattım kusura bakmayın:)) Kitap şahane, beni çok etkiledi, uzun bir süre daha kafamı meşgul edecek... Her sayfayı merakla çevirten bu roman, tabi ki sinemaya da uyarlanıyormuş. Keyifli okumalar:)

Eleanor Oliphant Gayet İyi - Gail Honeyman

 

Pegasus Yayınları'ndan 2019'da çıkmış olan 373 sayfalık kitabımız İskoçyalı yazarımızın ilk romanı, ödüller de almış. Ayrıca filme de çekilecekmiş ve baş rolünde de Reese Witherspoon oynayacakmış -bence role hiç uygun değil ama...

31  yaşındaki Eleanor Oliphant 9 yıldır aynı iş yerinde çalışıyor, aynı evde oturuyor, aynı rutinlere bağlı yalnız bir hayat sürüyordu. Onu "sosyal becerileri zayıf" olarak tanımlayabiliriz. Başta bunun sebebini anlamasak da haklı gerekçeler sonradan ortaya çıkıyor. Eleanor bir müzisyene aşık oluyor ve bu da onu diğer insanlar gibi olmaya itiyor. Bu arada iş arkadaşlarından Raymond ile karıştığı bir olay hayatına bir başka yenilik getirir. Bütün bunlara karşılık gizemli geçmişi pusuda beklemektedir...

Kitabı çok beğendim, Algernon'a Çiçekler kitabına benzettim, ama bu mutlu sonla bitiyor. Kitabın dramatik yapısına rağmen Eleanor beni oldukça güldürdü. Hem sürükleyici hem de kendinizi iyi hissettirecek bir kitap. Eleanor'un mutlu olma çabaları ve Raymond ile dostluğu yüreğinizi ısıtacak... Hararetle öneriyorum, keyifli okumalar:)

Bülbül Korusu'nun Gizemi - Lucy Strange

 

Hep Kitap'tan ilk baskısını 2018'de yapmış olan kitabın 2021'de çıkmış 4. baskısını okudum, 326 sayfalık kitabı Bilge Zileli Alkım çevirmiş.

Kitabın arkasında 10 yaş üstü okura hitap ettiği yazıyor ama büyüklerin de keyifle okuyabileceği bir kitap. Romanımız birinci dünya savaşının hemen ardından Londra kırsalında geçmektedir. 12 yaşındaki Henrietta, ağabeyi Robert'ın kaybından sonra ailesiyle, bir korunun hemen dibinde yer alan Umut Evi'ne taşınır. Abbott ailesi için işler oldukça karışıktır; anne oğlunun kaybından sonra sinirsel bir rahatsızlık geçirmektedir üstelik küçük kızı daha bir yaşında bile değildir; baba ise iş için yurt dışındadır. Üstelik Doktor Hardy yeni tedavileri bahane ederek aileye baskı yapmaktadır. Henrietta bu üzgün ve yalnız günlerinde korudaki Moth ile tanışır, böylece olaylar gelişir...

Kitabı çok sevdim, tam klasik olabilecek bir eser. Hem hikaye çok sürükleyici, hem de verdiği mesajı sevdim; bazen başkaları ne derse desin inisiyatif alıp inandığınız şeyi yapmanız gerekir... Herkese tavsiye ederim, keyifli okumalar...

Mutlu Yıllar Okuma Günlüğüm !!!

Bir 1 Nisan daha geldi çattı, her sene büyük bir  hevesle kutladığım blogumun doğum günü... 12 yılı geride bıraktık. 12 yıl önceyi düşünüyorum da nasıl heyecanlıydı; "bakalım okunmuş mu? yorum gelmiş mi?". Ah hele o ilk yorumlar... Sonra zaman geçti, güzel dostluklar oluştu, hayatımın vazgeçilmezleri oldu. 

Seremonileri, törensel şeyleri seviyorum; bu yüzden her yıl aynı şeyleri yazsam da kusura bakmayın. Sevgili dostlarım, blogger arkadaşlarım her zaman yanımda olduğunuz, hayatımı zenginleştirdiğiniz için çok teşekkür ederim, iyi ki varsınız sizi seviyorum:) Bu günü anlamlı kılan sizlerin dostluğu, daha uzun yıllar aranızda olmak dileğiyle... Sevgiler:)