Sayfalar

2 Nisan 2010 Cuma

1.Nisan.2010
Bölüm iki;Popeye ve arkadaşları kaçak içki imal ediyorlarmış. Avukat yemekten sonra onlarla sohbet ediyor. Benbow’un evini terk etmiş olduğunu öğreniyoruz, eşi önceden başkasıyla evliymiş ve önceki evliliğinden Belle isminde bir kızı varmış. Daha sonra Benbow Ruby ile konuşuyor, aralarında bir yakınlık oluşuyor. Bu arada avukat 43, Ruby 30 yaşında ve mutfakta kutunun içinde sakladığı bir oğlu var.Sonunda avukatı bir kamyona bindirip gideceği yere götürüyorlar.

Sonraki bölümde Benbow, 10 yaşında bir oğlu olan ve teyzesiyle yaşayan dul kız kardeşi Narcissa’nın evine geliyor. Kız kardeşinin genç bir erkek arkadaşı var,ismi Gowan, ama neredeyse her bahar farklı bir erkek arkadaşı oluyor. Ancak işin ilginç Narcissa’nın erkek arkadaşının başka kız arkadaşı da var, üniversiteden genç bir kız.

Dördüncü bölümde Gowan’ın kız arkadaşının Temple (romana ismini veren Temple (Tapınak)) olduğunu öğreniyoruz. Temple davranışlarıyla biraz hafif bir kız, önüne gelenle gezip tozuyor. Gowan’la birlikte bir okul partisinden çıkıyorlar. Gowan gecenin ilerleyen saatlerinde iyice sarhoş oluyor, bir kafenin tuvaletinde kızın adının yazılı olduğunu görüyor. Ertesi gün maça gitmek üzere ikisi arabayla yola çıkıyorlar. Yolda Gowan kızın hafifliği üzerine bir şeyler söyleyip kızıyor, dikkati dağılınca kaza yapıyorlar. Bu sırada Popeye ve arkadaşı onları izliyor. Temple adamları görüp koşarak uazaklaşıyor arabadan.

Beşinci bölümde adamlar Gowan ve Temple’ı arabayla istedikleri yere bırakabileceklerini söyleyerek yaşadıkları yere götürüyorlar. Yolda Temple’ı süzerek kaba saba sözlerle kendi aralarında konuşuyorlar. Temple tedirgin olsa da tek çareleri oraya gitmek olduğundan gidiyorlar. Evin önüne geldiklerinde Goodwin’i çağırıyor diğer adamlar. Temple önce girmek istemiyor, ama sonra Gowan da evin önünde beklediği halde içeri giriyor meraktan. İçerde biraz dolaştıktan sonra kendisini gizlice gözetleyen Popeye’ı görüp korkup koşmaya başlıyor, düşüyor ve sonunda Ruby’nin olduğu mutfağa atıyor kendini. Bu koşma kısmı insanı geriyor gerçekten.

Sonraki bölümde Temple oradan gitmek için Gowan’ı ikna etmeye çalışıyor çünkü Ruby buradan gitmeleri gerektiği konusunda kızı uyarmış. Ama Gowan harekete geçmek istemiyor, çünkü kendisine önceden içki satmış olan Lee’yi beklemek istiyor, belki içki almadan gitmek istemiyor çünkü içkiye çok düşkün, orada o güven duyulamaz kişilerden bile, Popeye’den bile çekinmeden, içki istiyor. Temple çoğu zaman takındığı yaltaklanır tavrıyle Popeye’den kendilerini götürmelerini istediğinde Popeye kıza küfür ediyor, Gowan kızı korumakta yetersiz kalınca kız hırçınlaşıyor, bu sefer Gowan da kabalaşıyor ve kızın artık güvenebileceği kimse kalmıyor.Sonunda mutfağa sinmiş ağlarken Goodwin’le karşılaşıyor.

Bölüm yedi; Temple Ruby ile konuşuyor, kadın Temple’a hala gitmemiş olduğu için kızıyor, ona acıyor ama aynı zamanda hiç hoşlanmıyor, ona araba bulacağını söylüyor.
Sekizinci bölüm de oldukça gergin bir bölüm. Ruby Temple’ı diğerleriyle yemek yemesi için içeri yollar. Temple korkuyordur ve korkmakta da çok haklıdır, içeri gider gitmez adamlardan biri (Van) kızı rahatsız eder, kolundan yakalayıp kucağına oturtmaya çalışır, Gowan bir şeyler söylemeye çalışır onu korumak için ama yetersiz kalır. Goodwin Van’a engel olur, işin sonu kavgayla biter. Ruby kıza yatabileceği bir oda gösterir, kız korkuyla oturur odada, sonra Gowan’ı getirip kızın yatağına yatırırlar. Ama bu arada hem Popeye, hem de Van kızı rahatsız ederler. Goodwin sözde buna engel olmak ister gibi görünür, herkesi yollayıp kızın kendisine kalmasını düşünmüştür belli ki, Ruby bunu anlar ve gitmez, sonunda adam da onunla odadan çıkmak zorunda kalır. Sadece iri yarı zenci Tommy kız için gerçekten endişelenmekte ve onu korumak istemektedir. Ruby de daha az derecede de olsa aynı niyettedir. Sonunda kız yatakta sızmış olan Gowan’la odada kalır.

Sonraki bölüm çok kısa; Ruby Temple’ı oradan çıkaracağını söyler, bir arada ona küfür eder, ambara giderler.

2.Nisan.2010
Dün okuduklarımdan etkilendim herhalde, dün gece değişik bir rüya gördüm. Bahçeli bir evde oturuyordum, bahçe kapısını açık unutmuşum, bir bakıyorum bir grup bahçeye girmiş oturuyorlar, onlara yemek vermek zorunda kalıyordum, oldukça gergin hissediyordum kendimi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder