Reşat Nuri Güntekin edebiyatımızın demir taşlarından olan yazarımız, benim de zihnimi dinlendirmek, mutlaka seveceğimden emin olduğum bir şeyler okumak istediğimde başvurduğum bir yazar. Kitaplığımda bir kaç tane okunmamış romanı arasından bu sefer (açıkçası kapağından dolayı) seçtiğim Son Sığınak oldu. İnklâp Yayınevi'nden çıkan 1995 yılında çıkan 10. baskısını okudum. Eser ilk defa 1961 yılında yayınlanmış olup, yazarın son eseri. Kitabın konusuna geçmeden önce, Son Sığınak isminin ben de gençliği arkada bırakmış bir çiftin aşkını anlatan bir hikaye çağrışımı yaptığını söyleyeyim:)
Evet Son Sığınak romanı 231 sayfa ve konusunun benim tahminimle ilgisi bile yok. Hikayemiz bir şirkette katiplik yapan Süleyman Bey'in trenle yolculuk yaparken kardan dolayı yolda kalması ile başlıyor, trende Aandolu'ya yaptığı turnelerle orada adını duyuran şarkıcı Makbule Hanım ile tanışıyor. Tren yolculularının o sırada yapılmakta olan bir düğüne davet edilmesi ile ilginç olaylar da başlıyor. Düğün misafirleri gidince sıkılan hatırlı davetliler oyalanmak için bir tiyatro oynamaya başlar. Başta Makbule Hanım, Hoca diye çağrılan Eyüp, tiyatro sevdalısı mirasyedi Servet Bey, Süleyman'ın askerlik günlerinden arkadaşı boynu bükük Azmi tiyatro sevdası ile yanmaktadırlar. Servet Bey dışında ertesi gün ne yapacağını bilmeyen, kader rüzgarıyla sürüklenen bu kişiler o gece bir tiyatro kurmak üzere sözleşirler. Hepsi bunu bir şaka olarak almışlardır ama aylar sonra Servet Bey tüm hazırlıkları yapıp onları çağırınca çok şaşırırlar. Böylece çalışmalara başlarlar, önce oyuncularını seçerler, sonra Yeni Türk Tiyatrosu ismiyle Dar-ül Bedayi'ye rakip olarak kendilerini tanıtırlar. Sonra Anadolu turnesine çıkarlar. Ama gerek oyuncuların tecrübesizliği, gerek teknik imkansızlıklar nedeniyle başarılı olamazlar. Kısa süre sonra Servet Bey onları yarı yolda bırakıp kaçar. Böylece kendi başlarına kalan grup ise yılmaz ve kendi kendilerine turneye devam ederler, Anadolu'da çeşitli maceralar yaşarlar...
Roman yazarın son romanı olarak geçse de tahminimce yazarın vefatından sonra düzenlenmiş bir kitap. Olaylarda bazı kopukluklar veya değiştirilmiş kısımlar göze çarpıyor. Örneğin trende Süleyman'ın kardeşinin çocuğu ile olması, Makbule'nin bir çocuk evlat edinmiş olması, turne sırasındaysa bunlardan hiç bahsedilmemesini söyleyebiliriz. Sonra 22. sayfada, düğünde ;
"Azmi, Mısır dönüşünde buraya yerleşmiş, bir eczahane açmıştı. Etrafındakilerin muamelesinden kasabanın hatırlı bir adamı olduğu anlaşılıyordu," diye anlatılan Azmi, 50. sayfada "... akşam gazetesinde karın tokluğuna musahhihlik yaparken,... Nerede yatıp kalktığını bilmiyordum. Pek darda kalmadıkça, yani aç kalmadıkça bana uğramaz," diye anlatılıyor. Oyuncuların içinde yer alan doktor, bir yerde Pertev başka bir yerde Reyhan olarak geçiyor. Bunun dışında romanda cinsel göndermeler, kadınların açık saçıklığına dair anlatımlar fazla. Hele Hoca'nın sözleri oldukça şaşırtıcı. Tiyatro grubundaki kadınların sorunları çözmek için sık sık dişiliklerine başvurmaları, bunun için grubun ("onlar bizim kızımız sayılır" diyenlerin bile) erkekleri tarafından cesaretlendirilmeleri, ahlaklı bir adam olarak gördüğümüz Süleyman'ın buna sessiz kalması beni hayal kırıklığına uğrattı.
Kısacası roman Reşat Nuri'nin en az sevdiğim romanı oldu. Ama bence bu bitmemiş ve yazarın gözden geçirmediği bir roman ve kendisinin onayı olmadan basılmış olması ona yapılmış bir haksızlık, madem bu büyük yazarın eserinin gizli kalması istenmedi o zaman keşke başına not düşülseydi (bilmiyorum çok mu acımasız bir eleştiri oldu ama:)- Yalnız goodread'de kitapla ilgili güzel bir yoruma rastladım, Fethi Naci Bey şöyle yazmış;
"Son Sığınak'ta, çoğu zaman, roman dili (yazınsal dil) bir yana bırakılmakta, bu dilin yerini Anadolu Notları'nın röportaj dili (kullanmalık dil) almaktadır... Son Sığınak, tuluat oyuncularına hem övgü, hem ağıt... Son Sığınak, bir bakıma, 'inkılap'a da bir ağıt...
Reşat Nuri, bir tuluat tiyatrosunu dolaştırarak bir yandan Doğu ve Güneydoğu Anadolu gerçekliğini gözler önüne seriyor, bir yandan da -yaşamının sonlarına doğru- parti kadroları, bürokratlar elinde 'inkılap'ın nasıl yozlaştırıldığını, karamsarlığını dile getiriyor. "
Kaynak: https://www.goodreads.com/book/show/17402684-son-s-nak?from_search=true
Doğrusu ben kitaba bu gözle bakamadım, yani karakterler arasındaki ilişkilerden arka plana pek odaklanamadım, bu nedenle yukarıdaki yorumu aydınlatıcı buldum. Keyifli okumalar dilerim.
Resim:http://www.kitaptek.com/u/kitaptek/img/b/s/o/son-siginak20130828110559.jpg
Demek son romanıymış. Reşat Nuri'yi çok severim, Çalıkuşu ve Kızılcık Dalları favorimdir ama cinsellik filan açıkçası beklemediğim bir şey oldu. Konusu ilginçmiş, Belki de sonradan tamamlayanlar eklemiştir. Çok teşekkürler tanıttığın için Eren'ciğim.
YanıtlaSilÇalıkuşu, Dudaktan Kalbe de benim favorilerim Müjde Hanım. Çok abartmayayım ama kadın oyuncuların seksapellerini kullanmaya çalışmaları, bazı göndermeler beni şaşırttı diyeyim:) ben teşekkür ederim yorumunuza, sevgiler:)
SilReşat Nuri benim de en sevdiğim yazarlardan biri. Bütün kitaplarını okuma hayalim var. On civarında kitabını okudum ama okumadığım daha çok kitabı var. Son Sığınak da bunlardan biri. Sanırım yazardan okuyacağım son kitap olacak. Yorum için teşekkürler :-)
YanıtlaSilBen de bütün kitaplarını okumak istiyorum Şule'cim, benim de 9-10 tane oldu galiba:) evet sona bırakmak uygun olur herhalde, keyifli okumalar, sevgiler:)
SilBu kitap niyeyse bana hitap etmedi :) biraz skıldım sanki :) oysa cok severim resat nuriyi 😄
YanıtlaSilYazarın bana en az hitap eden kitabı oldu bu, teşekkür ederim yorumunuza, sevgiler:)
SilDeğirmen ne tatlı bir kitaptır. Senin favorin hangisi?
YanıtlaSilben onu okumadım daha ama okumak istiyorum tabi:) biraz klasik olacak ama Çalıkuşu:)) sevgiler:)
SilKapağı benim de çok ilgimi çekti. Aslında konusu güzel. Yani güzel başlamış, ben tam okurum diye düşünüyordum ki o " Bunun dışında romanda cinsel göndermeler, kadınların açık saçıklığına dair anlatımlar fazla. " Kısmını okudum. Bir anda soğudum.
YanıtlaSilAslında büyük yazarımızın eserini gölgelemek istemem tabi ki, ama bana hitap etmedi diyeyim, son paragrafta kitap için başka bir okurun yaptığı yorumu okudunuz mu? Mesela yazarın doğu ve güney doğu Anadolu'nun o dönemki durumunu gözler önüne serdiğini, tiyatro için verilen mücadeleleri anlatmış olduğunu ben kitabı okurken göz ardı etmişim..:) Teşekkür ederim yorumunuza, sevgiler:)
Silincelemek lazım :) teşekkürler öneri için :)
YanıtlaSilben teşekkür ederim, keyifli okumalar:)
Silokumamışım sanırım bunu , okumalı :)
YanıtlaSilben de okumadıklarımı topluyorum:)) keyifli okumalar Eylem'cim:)
Silbayıldığım yazar yaa. reşat nuri, yakup kadri, refik halit karay okuyum diyodum bu günlerde. baktım kitaplara, reşat nuriler çok paalı ya allam nası yetşicez kitaplaraa :)
YanıtlaSilAynen Deepcim, efsane yazarımız:) diğer yazarlarımızı da okumaya çalışıyorum, nadirkitap.com'a bak Deepcim orada uygun fiyata ikinci ellerini bulabilirsin, sevgiler:)
Sil