Sayfalar

17 Ekim 2018 Çarşamba

Sebepsiz Mutluluk - Marci Shimoff


 


 Merhaba, uzun bir yazıya hazır mısınız? Çayınızı kahvenizi alın, bu kitap beni o kadar etkiledi ki, yeni baskısı da olmadığından sizin için kitabın önemli gördüğüm noktalarını aktarmak istedim:)

 

Geçenlerde size Ruth Baer’in Mutluluk Uygulamaları kitabından bahsetmiştim. İşte orada yazar bu kitaba da yer vermişti. Ben de tabi hemen almak istedim Sebepsiz Mutluluk’u. Şu an satışı bulunmayan kitabı - ki bence sık sık yeni baskıları yapılması gereken bir kitap:)- Nadirkitap sitesinden buldum. Kuraldışı Yayınları’ndan kasım 20008’de çıkan 329 sayfalık Sebepsiz Mutluluk, Işıl Aydın tarafından dilimize çevrilmiş. Bu arada kapak tasarımı da çok hoşuma gitti, orta bölümdeki “siz mutlu” kısmı dikkatinizi çekti mi?:) Kapak tasarımı da Ebru Öner’e aitmiş.



 
Yazarımız Marci Shimoff motivasyon ve kişisel gelişim uzmanı, şirketlere danışmanlık yapmış meşhur bir konuşmacı, mutluluk uzmanı ve aynı zamanda kendisi Tavuk Suyuna Çorba serilerinin kadın ayağını yürütmüş.

 



 

Kitabın alt başlığı “7 adımda içten gelen mutluluk.” Evet mutluluktan değil içten gelen mutluluktan bahsediyoruz burada. Yani “gün batımında içeceğiniz bir fincan çay sizi mutlu edecektir” veya “mutlu olmak istiyorsanız günde en az 1 saat sanatsal bir faaliyetle ilgilenin” tarzı şeyler yok bu kitapta. Çoğumuz hiçbir şey yapmadan oturduğumuzda hissettiğimiz şey genelde huzursuzluktur, çünkü zihnimizin bir kısmı geçmişin verdiği sıkıntılarla veya geleceğe dair endişelerle doludur. Ama ne yaşıyor olursak olalım aslında içten gelen, doğal bir mutlulukla dolu olabiliriz. Evet şaşırtıcı gerçekten ama bu mümkün!!

 

Bu kitabı okuyalı bir süre oldu ama onu hakkıyla anlatabilmek için uzunca bir zamana ihtiyacım var, ve o zamanı ancak şimdi bulabildim.



 Kitap 3 bölümden oluşuyor. İlk bölüm “kalıcı mutluluk”, ikinci bölüm alt balıkta bahsedilen “7 adımda sebepsiz mutluluğun” adımlarını anlatan “mutluluk evinizi inşa ederken” ve üçüncü bölüm de “sonsuza dek sebepsiz mutlu (hayat boyu sebepsiz mutluluk planı)”.Konuların yanı sıra her bölümde yazarın bu kitabı yazmak için yürüttüğü araştırmaları sırasında görüştüğü sebepsiz mutlu (yazar onlara ‘mutlu yüzler’ diyor) kişilerin ilham verici hikayeleri yer alıyor. Yazar bu kişileri özellikle çok zor şartlar altında yine de sebepsiz mutlu olanlar arasından seçmiş.



 

Bana ilginç gelen bir bilgiyle başlamak istiyorum, her insanın sabit bir mutluluk noktası varmış, yani sizin mutluluk düzeyiniz mutluluk skalasının herhangi bir noktasında olabilir, bunun yarısı genetikle yarısı da sizin yetişme tarzınız ve yaşam şeklinizle vs. belirleniyor. İşin ilginci şu, siz ne yaşarsanız yaşayın, isterseniz milli piyangoodan büyük ikramiyeyi kazanın, en geç 1 sene sonra mutluluk düzeyiniz kendi sabit noktasına geri dönüyor. Bu da bize yaşadıklarımızın mutluluğumuz üzerinde çok da büyük bir etkisi olmadığını gösteriyor, kim demiş hatıralmıyorum ama biri (:)) "yaşamımın %20’si (sayıdan çok emin değilim ama:)) yaşadıklarımdan %80’i ise benim bunlara gösterdiğim tepkiden oluşuyor" demiş. (Başka bir yorum da şu ; Olay + Tepki =Sonuç )Ama güzel olan şu ki biz güzel alışkanlıklar edinerek mutluluk için beynimizdeki sinirsel bağlantıları güçlendirerek sebepsiz mutlu olmayı başarabiliriz. Yani mutluluk aslında bir alışkanlıktan ibaret.



Özellikle ilk bölümde yazar kendinden de örnek vererek çocukluğu ve gençliğinde mutsuz biriyken alışkanlıklarla sebepsiz mutluluğu nasıl yakaladığını açıklamış.

 

Kitabın ana bölümü ise kendi mutluluk evimizi inşa etmek, yani 7 mutluluk alışkanlığı. Evimizin temeli, “mutluluğu sahiplenin.” Bu bölümün başında Ralp Emerson’un müthiş sözü yer alıyor; “Bu hayattaki gölgelerin çoğu, kişinin kendi güneşinin önünde durmasından oluşur.” Kısacası, mutluluğunuz sizin elinizde, erteleme yok, şartların uygun hale gelmesini beklemek yok; mutluluk, şimdi!! Ayrıca mutluluğumuz kendimize bağlı olduğunu kabul etmek güven duygusunu ve mutluluğu da beraberinde getiriyor, biz asla kurban değişiz ve olamayız, herşeyi düzeltebiliriz. Yazar ayrıca konuyu (Secret kitabını hatırlarsınız) çekim yasası ile de ilişkilendirmiş. Örneğin neye odaklanırsanız onu büyütür, hayatınıza onu çekersiniz. Saf bir kaple niyet edin ve bırakın. Evren sizin arkanızda, seviliyor ve korunuyorsunuz. Mutluluk hırsızları ise yakınma, suçlama ve utanma. Size daralma hissi veren şeyler sizi mutsuz eden şeylerdir, bunlardan uzaklaşın. Ayrıca içindeki dersi anlayamadığınız olumsuz olaylar, siz o dersi anlayana kadar -başka kılıklarda da olsa- yinelenecektir.



 

Evimizin dört temel direği ise, zihin, beden, ruh ve kalptir. İlk direğimiz zihin, zihin son derece güçlü bir araç, ama unutmamalıyız ki düşündüğümüz herşey doğru değil, özellikle olumsuz düşüncelerimiz olduğunda bunu hatırlamalıyız. Huzursuzluğumuzun, korku ve endişlerimizin temelinde amigdalamız var, eski çağlarda hayatta kalabilmek için herşeyi tehdit olarak algılamaya ihtiyacımız vardı belki ama artık buna gerek yok. DNA’mız bile olumlu ve olumsuz duygularımızdan etkileniyor!!

 

Mutlu insanların zihinsel davranışları;

1. olumsuz düşüncelere karşı şüphecidirler (bu düşünceleri sorgularlar). Gelen bedensel ikazları sorgularlar ve gerektiğinde onları aşarlar.

2. olumsuz düşüncelerle savaşmazlar (düşünceler gelir ve gider). Bunların genellikle olumsuzluk eğilimlerinin bir yan ürünü olduğunu ve zihnin ötesine geçip bunlardan kurtulabileceklerini bilirler.

3. Olumlu düşüncelerinin kaydını daha derinlere işler ve olumlu deneyimlerinin tadını doya doya çıkarırlar.

 

Ayrıca kitapta Byron Katie’nin Olanı Sevmek kitabında yer alan yöntemden de bahsedilmiş.



 

Ve tabi özsaygı, (mutluluk uygulamarında da yer alan) özşevkatin öneminde değinmiş yazar.

 

İkinci temel direk kalp; bırakın sevgi sizi yönlendirsin. Kalp için mutluluk alışkanlıkları minettarlığa odaklanmak, bağışlamayı öğrenmek ve etrafa sevgi yaymak. Bu bölümde ayrıca affetmenin iyileştirici gücünden bahsediliyor. (“Beden Asla Yalan Söylemez” kitabından bahsetmiştim size, orada affetmenin -istismar eden anne ve babadan bahsediliyordu- iyileştirici olmadığından bahsediliyordu, ancak kanımca orada affetmesi beklenen içimizdeki çocuktur ve bir çocuktan böyle bir davranış bekleyemezsiniz, birini affedebilmeniz için pişmanlığı görmeniz veya bu kişinin davranışının karşılığını bulduğunu görmeniz gerekir, aksi durumda bu samimiyetle yapılan bir affetme olmaz, yine de öfke, içerleme ve kin duyguları kişi için büyük bir yüktür, bir şekilde bu duygular deşarj edilmelidir.)

 

Üçüncü temel direk beden dir. Burada özellikle bedenin bilgeliğinden bahsediliyor. Beden mükemmel bir makine aslında, tüm yaşadıklarımızı kaydediyor, bize yaşadıklarımızla ilgili çeşitli mesajlar gönderiyor ve en ilginci eğer ona gerçekten kulak verirseniz size kendiniz için iyi olanı seçmeniz için yol gösteriyor. Ve tabi ki mutluluk için bedeninize iyi bakmalı, iyi uyumalı, iyi beslenmeli, yeterince su içmeli egzersiz yapmalı ve stresten uzak durmalısınız.

 


Dördüncü temel direk; ruh. Girişinde Albert Einstein’in şu sözü var, “yaşamanın iki yolu vardır; hiçbir şeyi mucize değilmiş gibi yaşamak ve her şeyi mucizeymiş gibi yaşamak.”

 

Yazar, ruh ile temasa geçmek bizden daha büyük bir enerjiyle temasta hissetmektir, bu teması ne kadar derinden tecrübe edersek, hayatımız o kadar zengin ve şen olur, diyor. Bizden daha yüce bir gücün varlığına inanmak, büyük bir huzur ve güven kaynağı. Bu güçle bağlantıda hissetmek mutluluğun temel taşlarından biri. Yazar bunun için dua ve meditasyonu öneriyor. Ayrıca sürekli telaş içinde koşturup durmak bağlantıda hissetmemizin önünde bir engel. Zaman zaman durup ruh ile bağlantıya geçebilmek önemli. İçsel sesinize kulak verebilmek de bu noktada önemli, iç sesinize çelişkide olduğunuz konuları da danışabilirsiniz, yazmak, bir kitaba başvurmak (sorunuza odaklanıp herhangi bir kitaptan bir sayfa açın) ve işaretleri aramak bu yöntemlerden bazıları.



 

Mutluluk evimizin çatısı ise amaç doğrultusunda bir yaşam sürmek. William Barclay “bir insanın hayatında iki büyük gün vardır; doğduğu gün ve neden doğduğunu keşfettiği gün,” demiş. Bu bölümde hayatımızın amacı, meslek vs. üzerinde durulmuş. Yapmayı sevdiğiniz ve sizi mutlu eden şey büyük olasılıkla sizin hayatınızın amacıdır. İlhama göre davranmak da bu bölümde yer alıyor. Amacınızı bulmak için ilhamı takip edin. Bunun için bir alıştırma verilmiş, sabahları yataktan kalkmadan önce derin bir kaç nefes alıp kendinize şu soruları sorun;

 

“Ruh bana ne yaptıracak? Ruh beni nereye götürecek? Ruh bana ne söyleyecek, bunu kime söyletecek?”

 



Önemli olan çok düşünmek değil, çok sevmektir; o halde en fazla sevgi hissettiğiniz şeyi yapın.” Azize Theresa

 

Bu bölümde, bütüne katkıda bulunmanın da öneminden bahsedilmiş. Bununla ilgili Albert Schweitzer, “Nasıl bir kaderiniz olduğunu bilemem; bildiğim tek şey, aranızda gerçekten mutlu olacakların, insanlara hizmet etmenin bir yolunu arayıp bulmuş olanlar olduğudur,” demiş. Ben de buna yürekten katılıyorum, biz bir bütünün parçasıyız. Yapılan araştırmalar hedefleri güç ve zenginlik olan kişilerin boş ve mutsuz olduğunu göstermiş, kendisinden daha büyük birşeye katkıda bulunmayı amaç edinmiş kişilerinse en mutlu olduğu görülmüş. Bunun içinse Rahibe Theresa olmak gerekmiyor, sizin için önemli olan şeyi keşfedin ve her günkü sıradan eylemleriz birden insanlara ve dünyaya hizmet edebilir. Fark yaratma arzunuz büyük veya küçük eylemlerde ortaya çıkacaktır. Örneğin çevreye duyarlılığınız varsa plastik torba yerine bez alışveriş çantası kullanmanız bir şeydir...


                                 (Evet Sam Claflin..:)))

 

Son adım evimizin bahçesi, yedinci adımımız, besleyici ilişkiler kurmak. Zaten son derece açık ama sizi mutlu eden ilişkilerin peşinden gidin, sizi mutsuz edenleri ise hayatınızdan çıkarın veya sınırlayın.

 

Son bölümüzde, hayat boyu sebepsiz mutlulukta, adımların özeti yer alıyor ve bunların sürekliliğini sağlayabilmek için kendinize bu alışkanlıkları birlikte yürütebileceğiniz, takip edeceğiniz bir grup kurmak gibi öneriler yer alıyor.

 


Sonuç; ben bu kitaba bayıldım, benim için tam bir başucu kitabı. Belki çoğunu biliyoruz ama unutuyoruz veya uygulamıyoruz. Kitapta dikkatimi çeken noktaları da defterime aktardım. Ayrıca son zamanlarda üst üste mutlulukla ilişkili kitaplar okumam, mutluluğa ve mutluluk alışkanlıklarına odaklanan sebepsiz mutluluğu deneyimlememi sağladı !! Eskiden çoğunlukla birşey yapmadan oturduğumda endişe ve gerginlik hissederdim, şimdi şartlarımda hiç bir değişiklik olmamasına rağmen sebepsiz bir huzur ve mutluluk hissettiğimi söyleyebilirim. Kitabı okumanızı öneririm, ama okuyamasanız bile bu yazımda sizin için önemli yerleri aktarmaya çalıştım. Umarım sıkılmadan okumuşsunuzdur... Yeni yazılarda görüşmek dileğiyle..:)

24 yorum:

  1. Sende okuduğum kadarıyla ben de bayıldım ama uygulayabilir miyim emin değilim, dışarısı yani dış dünya, ülke sorunları, internete girergirmez karşıma çıkan korkunç haberler varken pek mutlu olamıyorum:( keşke olabilsem, yalnız var ya ikinci fotoğrafa bittimmmmm o resme bakıp bakıp mutlu olmamak mümkün değil oy yerim ben o minnağı:))))

    Eline sağlık Eren'ciğim. Gayet kapsamlı bir tanıtım olmuş.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İşte uygulamak biraz gayret gerektiriyor Müjde Abla, çok haklısınız tabi ama işte mutlu olmak da çaba gerektiriyor:) evet bakıp bakıp mutlu oluyor insan bu minişlere:)) çok teşekkür ederim yorumunuza, sevgiler:)

      Sil
  2. Dikkat çektiğiniz noktalar güzel. Okumak isterim elbet. Emeğinize sağlık...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim yorumunuza, sevgiler:)

      Sil
  3. mutluluk üzerine kitaplar okumanız,günümüzdeki karmaşık sorunlar açısından sevindirici aslında..🙂Azize Theresa ne güzel söylemiş..“Önemli olan çok düşünmek değil, çok sevmektir; o halde en fazla sevgi hissettiğiniz şeyi yapın.” İnsan hissettiği şeyi yapmalı bence de..Kitabın yazarı Marci Shimoff da kişisel gelişim uzmanımış,bayağı genç gibi gözküyo..😀Kitabı okumadım ama anlatımızla okumuş gibi oldum..Emeğinize sağlık..✔😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Günümüzde mutlu olmak biraz da bizim buna dikkat göstermemize bağlı... Marci Shimoff’un eski bir resmi olabilir:)) çok teşekkür ederim yorumunuza:)

      Sil
  4. Ben yorum yazmıştım ama gitmemiş, bazen google böyle yapıyor, ne yazdığımı az buçuk anımsıyorum, çok güzelmiş kitabı mutlaka okumak isterim demiştim galiba ama başarbilir miyimi yani uygulayabilir miyim bilemiyorum:))bu arada üstten 4. fotoya bayıldım o minnak kediye:)))
    Çok kapsamlı, ayrıntılı bir tanıtım olmuş, güzel fotolarla da desteklemişsin..
    Eline sağlık canım, sevgiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kusura bakmayın Müjde Abla yorumları geç yayınladım, detaylı yorumunuz için tekrar çok teşekkür ederim :)

      Sil
  5. Kişisel gelişimler bana uymuyor (inanmıyorum dolayısıyla da okuyamıyorum) ama sizin yazınızı keyifle okudum elinize sağlık:) Tavuk Suyuna Çorba kitaplarından birini okumuştum seneler evvel şimdi pek bir şey hatırlamıyor olsam da sevmiştim. Kitaplı günler sevgiler:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. çok teşekkür ederim Gül Hanım, okuyunca iyi hissettiren kitaplar ikisi de:) teşekkür ederim yorumunuza, kitaplı günler, sevgiler:)

      Sil
  6. Eren'cim yazın çok iç açıcı. Sanırım temeldeki fikri anladım. Yine de tekrar tekrar okumak gerek.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. çok teşekkür ederim Joe'cum, kesinlike tekrar tekrar okumalı, insan unutuyor çünkü gerçekten, sevgiler:)

      Sil
  7. Sanırım bu kitabı okumalıyım, yazın şu an bana çok iyi geldi :)) International Office sırası yüzünden dersi kaçırmış durumda oldukça sinirliyken, yazını okuyunca biraz daha sakinleştim :)) Teşekkür ederim :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Öyle mi, çok sevindim o zaman:)) evet yazımdan da anlaşıldığı üzere kesinlikle tavsiye ederim, teşekkür ederim yorumuna, sevgiler:)

      Sil
  8. hımmms bilmiyodum ama önemliymiş evet. bir de evet ne zamandır uzun bir yazın yoktuu demek çok sevdiin :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. evet Deepcim aynen çok sevdim, hadi hepimiz çok mutliş olalım..:))))

      Sil
  9. Yazar tanidik geldi. Severim buvtarz kitaplari 😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. o zaman bu kitabı beğeneceğinize inanıyorum, teşekkür ederim yorumunuza:)

      Sil
  10. belkide bu sıralar ihtiyacım olan bir kitap bu ...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ne zaman ihtiyacımız yok ki Dilek'cim..:)

      Sil
  11. Ne kadar emek vermiş, uzun uzun anlatmışsın Eren’cim, hepsini okudum, yazından kitabın aslında içeride bir yerlerde bildiğimiz ama birçoğunun farkında olmayıp uygulamadığımız mutluluk yollarını netleştirdiğini anlıyorum, henüz Mutluluk Uygulamaları kitabını okuyamadım ama bunu da çok merak ettim. Çok teşekkürler 💕

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. aynen Biblio'cum tam da dediğin gibi bir netlik sağlıyor, ayrıca sistematik anlatım anlamayı ve uygulmayı kolaylaştırıyor, umarım seversin ikisini de, keyifli okumalar dilerim, ben teşekkür ederim değerli yorumun için:)

      Sil
  12. Bizim pozitif psikoterapi uygulamalarında geçen şeyler var kitabın içinde.Uzun ve ayrıntılı yazmanıza sevindim.
    Ben de parayla gerçek mutluluk olmadığını düşünen biriyim.Gönüllü projelerde yer alıyorum ve yaşadığım o haz anlatılmaz :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çalıpmalarınızı yakından takip ediyorum, imrenerek izliyorum etkinliklerinizi, yazılarınızın hepsi de bu konularda bize ışık tutuyor, çok teşekkür ederim değerli yorumunuza:)

      Sil