Kitap zevkine güvendiğim sevgili arkadaşlarım Biblio ve Şule bloglarında yazınca haberim oldu bu kitaptan. İran Edebiyatının önemli isimlerinden olan,
aynı zamanda sıradışı yaşamı ve tabi maalesef intiharı ile dikkat çeken Sadık Hidayet’in bu romanını, bizim edebiyatımızın önemli ismi
Behçet Necatigil çevirince, beklenti de yüksek oluyor tabi.
Yapı Kredi Yayınları’ndan ilk baskısını 2001’de yapmış (Türkçe’deki ilk baskısı ise 1973 Varlık Yayınları), bugüne
kadar da 25 baskı yapmış. 2017’de ise resimli özel baskısı çıkmış. Bunu merak ettim doğrusu. Roman (uzun hikaye demek daha doğru olur belki) 79 sayfa, kitabın
sonunda yazarın yakın arkadaşlarından Bozorg Alevi’nin yazar ve romanı hakkında bir sonsözü yer alıyor. Kitabın başında da Behçet Necatigil’in
1978 Milliyet Sanat Dergisi’ne yazmış olduğu Sadık Hidayet üzerine bir yazı var.
Kitabın konusunu anlatmak pek de mümkün değil, rüya ve kabus arası bir olaylar silsilesi diyebilirim belki. Kahramanımız kalemliklerin üzerlerine resimler yapan
bir ressamdır. Sürekli olarak çizdiği resimde çayırda oturmuş yaşlı bir adamla, onun karşısında durmuş genç, güzel bir kadın vardır.
Bir gün kahramanımız mucizevi şekilde beliriveren bir mutfak penceresinden bu sahneyi gerçek olarak görür. O andan itibaren aşık olduğu kadın ona geldikten sonraysa
olaylar gelişir...
Kitabın son 10 sayfasını okuyamadım. Yazar gerçekten ürperici bir atmosfer ortaya çıkarmış, okuru gerçekten tedirgin ediyor. Kitabı okuyan
diğer arkadaşlarımın da belirttiği gibi karamsar bir ruh halindeyseniz kitabı okumanızı tavsiye etmem. Ama eşine kolay kolay rastlayabileceğiniz bir kitap değil. Son söz
kısmında yazarın arkadaşı Bozorg Alevi yazar ve Kör Baykuş romanı hakkında detaylı görüşlerini vermiş, bunlar da romanı bütünlüyor.
Özellikle yazarın Hayyam’ın eserindeki öğeleri kullanmış olması ilginç. Keyifli okumalar dilerim.
Haftaya blogumda olacak Kör Baykuş. insana kendini bir labirentte hissettiren bir kitaptı.
YanıtlaSilsizin her zamanki detaylı, emek harcanmış yazınızı çok merak ediyorum, sevgiler:)
SilKaramsar bir kitap ancak iyi eser ve iyi bir çevirisi var.
YanıtlaSilaynen katılıyorum yorumunuza.. sevgiler:)
SilIlginc bir konu. Iran edebiyatina yabanciyim biraz.
YanıtlaSilben de öyle aslında Derya Hanım, bu kitap bir başlangıç oldu:)
SilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilselammm,
YanıtlaSilbloğumda bir çekiliş başlattım katılırsan ve sayfanda paylaşırsan aşırı mutlu olurum :) kendine iyi bak..
merhaba, tabi ki, iyi çekilişler:) sen de kendine iyi bak, sevgileR:)
Silrüya ve kabus içerikli ilginç bir kitap o zaman..merak ettim nası bir kitap acaba?🤔 kitap tanıtımı için elinize sağlık..✔😊
YanıtlaSildeğişik bir kitaptı gerçekten Ertuğrul Bey, yorumunuza teşekkür ederim:)
SilÇok merak ettim Eren'cim, sonunu okuyamadım dedin ya ikiye katlandı hatta merakım,sevgiler:)
YanıtlaSil:)) Bahar'cım bu kitabı böyle için çok ferahken falan okuman lazım bence, yani sonlara doğru iyice darlandım ben ondan okuyamadım:)) teşekkür ederim yorumuna, sevgiler:)
SilSon 10 sayfasının kabus gibi oluşu beni almamaya doğru itti:( intihar da etmesini bu ruh durumuna bağladım kendimce, tabii ne kadar haklıyım bilemem, bir his sadece. Genellikle yazarlar çok hassas oluyor, çok da intihar ediyorlar keşke olmasa. Yine de konu ilginçmiş fantastikmiş. Eline sağlık canım, ay şu anda dışarıda öyle bir fırtına, gökgürültüsü ve sağanak başladı ki, yorumu tedirginlikle telaşla yazıyorum umarım yansıtmamışımdır kalemime....uyyy...Ankara'ya ne oluyor an itibarıyla!!
YanıtlaSilSevgiler canısı:)
Aa çok şaşırdım Müjde Abla, İstanbul’da hava iyi, tam Kör Baykuş okuma havasıymış demek :p yazarlar genelde hassas Kişiler olduklarından herhalde intiharlar oluyor keşke olmasa evet :( çok teşekkür ederim yorumunuza, sevgiler:)
SilBu kitabı biliyorum ama böyle tedirgin edici olduğundan haberim yoktu. Bana göre de değilmiş:) Elinize sağlık Eren Hanım sevgiler:)
YanıtlaSilEnteresan bir kitaptı Gül Hanım, herkese göre değil evet, çok teşekkür ederim yorumunuza, sevgiler:)
Silokumayıp da aklımda olan yazarlardan, bu kitabı da en ünlü kitabı, biraz zor gibi yanii ama okurum artıkın bir ara yaa :)
YanıtlaSilyani karamsar biraz Deep'cim ama olsun:))
Silpapara 1 ve 2 yi de okusanaaa :)
YanıtlaSilsabah sabah bitirdin beni :))))
Sil:) oh canıma değsin :)
YanıtlaSilpapara 4-5-6-7 falan da gelsin ama, sende kesin çok hikaye vardır daha böyle:))
Siltaam yazacam :) bir dee, ergen jedi'yi okuuu :)
YanıtlaSilay ergen jedi'yi kitap sandım, kitap yurdu'nda arıyorum:))) süper isim bulmuşsun:)
Silokudum ben bunu :D
YanıtlaSilhttps://kitapeylemi.blogspot.com/2016/05/49-kor-baykus-sadik-hidayet.html
Oo sen baya erken keşfetmişsin Eylem’cim, bakıyorum hemen, teşekkür ederim :)
Silson yazımdaki göklere anlat romanını oku yaaa o daha önce sölediklerim gibi ince duyarlıklı romanlardaan :) bi de bak bi yazı yazmıştımdı ya, güvenli değil uyarısı, senin blog da güvenli diyil gözüküyooo, bi boş zamanında düzeltirsin işallah, üstte adresin önünde kilit işareti olunca güvenli, ünlem işareti olunca güvenli diyil oluyol :)
YanıtlaSilne güzel, kurlara söyle eve döndüm gibi mi, çok güzeldi o yaa, evet ekledim listeme, teşekkür ederim, evet ya bakmam lazım ona, teşekkür ederim haber verdiğin için:)
SilZor bir kitaptı. Okudum ama tam anlamıyla anladığımı düşünmüyorum. Bir ara yavaş yavaş, sindire sindire tekrar okumak istiyorum.
YanıtlaSilaynen Şule'cim ben de uygun bir zamanda tekrar okuyabilirim, değerli bir roman olduğuna eminim, teşekkür ederim yorumuna:)
SilÖnsöz ve sonsözde bahsedilen nazik adamın böyle bir hikayeyi yazdığını düşünmek tuhaf geliyor bana. Ama bir taraftan da ruhundaki parçalanma ve kasveti bir şekilde dökmüş diye de düşünülebilir.
YanıtlaSilSon bir senedir Fars Dili ve Edebiyatı daha çok hayatımda, her günümde diyebilirim. Bu kültürün zengin, derin ama bir yanı hep tekinsiz bir hali var.
Senin de yazdığın gibi okuması zor bir kitap, özellikle o boğucu atmosfere girdiğinde çıkamıyorsun. İlk okuduğumda öyle hissetmiştim, sonra bloga yazısını, alıntılarını eklemek için daha mesafeli bir şekilde bakarken edebi tarafının daha çok farkına vardım ve o kadar kötü etkilemedi. Belki de birkaç defa okumak lazım, tahammül edilebilirse tabii :)
Bahsetme inceliğinde bulunduğun için teşekkür ederim Eren’cim, Okuma Günlüğü’nde öyle güzel kitaplar buldum ki şimdiye kadar, bir kere daha teşekkür etmek istiyorum, emeğine, yüreğine sağlık 💞
ben de aynı şeyi düşündüm Biblio'cum, gerçi sonradan yaşadıkları karamsarlığı anlamlandırıyor ama... Fars Dili ve Edebiyatının ne kadar zengin olduğunu tahmin edebiliyorum, özellikle bu konudaki yazılarını merakla bekliyoruz o zaman:) Her zamanki gibi çok zarifsin Biblio'cum, esas ben teşekkür ederim inceliğin için, ayrıca sayende harika kitaplar, yazarlar keşfettim. Gece kütüphanesi bir derya adeta....:) sevgiler
Sil