Sayfalar

1 Ekim 2024 Salı

Kalk Bi Dopamin Demle - Karaismailoğlu

 

Karacaoğlan misali, soyadını mahlas etmiş yazarımızın ismi Serkan. Kitap satış sitelerinde kendisi hakkında şu bilgilere ulaşabiliyoruz;
Lisans eğitimini 2005 yılında Hacettepe Üniversitesi Biyoloji bölümünde tamamlamıştır. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim dalından yüksek lisans derecesini 2009 yılında, doktora derecesini ise 2014 yılında almış olup halen aynı yerde öğretim üyesi olarak çalışmaktadır. Sinirbilim alanında çalışmalarına devam etmekte olup çeşitli ulusal ve uluslararası dergilerde makaleleri bulunmaktadır. Ülkemizde sinirbilimin daha anlaşılır bir dille daha geniş kitlelere ulaşmasını amaçlayan “ortapia” projesinin kurucusudur

Yazarımızın Dünyanın En Yalnız Beyni, Kadın Beyni Erkek Beyni, Beyinde Ararken Bağırsakta Buldum isimli kitaplarının yanısıra kurgu türünde üç kitaplık Mater serisi bulunuyor.

153 sayfalık kitabımız Ortopia Yayınları'ndan çıkmış. Kitabın adından da anladığımız üzere konu mutluluk, daha doğrusu tatmin ve motivasyonumuzdan sorumlu hormonumuz dopamin üzerine. Dopamin salgı sistemimiz maalesef adeta pazarlama stratejileri ile alt üst olduğundan gittikçe tatminsiz hale geliyoruz. Kitap bu sistemi nasıl olması gereken düzene döndürebiliriz, bu konuda bir takım yöntemler öneriyor. Bunlardan en belli başlısı iki dopamin kaynağını aynı anda tüketmemek; örneğin en sevdiğiniz diziyi izlerken pizza değil, normalde yemeyi tercih etmediğiniz sağlıklı bir yemek yemek. Bir kere dopamin salgıladığımızda bir çöküş oluyor bu çöküş sırasında dopamin depolarımız yeniden doluyor. Bu çöküş aslında arzu edilen şeyin yokluğu, yani bir nevi özlem duygusu; bu olmadan tatmin de olmuyor aslında... İşte böyle. Kitap benim için çok faydalı oldu, kolay okunan, pratik bir kitap. Tavsiye ederim, keyifli okumalar.



11 Eylül 2024 Çarşamba

Aşık Erkekler Kitap Kulübü - Lyssa Kay Adams


 Nemesis Yayınları'ndan 2021'de çıkan 328 sayfalık kitabımızı Gülfem Çırak çevirmiş. Bu kitabı sevgili "dövüşürken hanımefendi değilim"de görmüştüm. Yazarımız Aşık Erkek Kitap Kulübü serisi yapmış ve serinin diğer kitaplarında karakterlerimiz değişiyor.

Gavin yakışıklı ve ünlü bir baseball oyuncusudur. Karısı Thea ile boşanma durumu söz konusu olunca, takım arkadaşları onu gizli bir kulüple tanıştırırlar; Aşık Erkekler Kitap Kulübü. Önce bunu ciddiye almayan Gavin, kulüp arkadaşlarının işleri ele almasıyla kendini karısını yeniden tavlama operasyonunda bulur.:) Başta kaya gibi sert olan Thea ise Gavin'in unuttuğu o romantik yönüyle karşılaşınca 
oldukça şaşıracaktır. Tabi Gavin, ara ara okuduğumuz Kontesin Aşığı kitabından da oldukça ilham alacaktır...

"Şahane" diyemeyeceğimiz, ama kapak tasarımından kanaat notuyla "hoş" diyebileceğimiz bir kitap:)) keyifli okumalar dilerim:)






30 Temmuz 2024 Salı

Dağ Sensin - Brianna Weist

 


Zaman zaman "acaba bu hareketimle kendimi sabote mi ediyorum?" diye düşünürüm bazı şeyler için. İrade göstermekte zorlandığım konularda özellikle... Bu nedenle bu kitap çok ilgimi çekti, önümüzde aşılmaz bir dağ gibi gördüğümüz sorunlarla baş edebilmenin temelinde çok basit şeyler yatıyor aslında; "dağ sensin" derken de içimizdeki gücü vurguluyor.

Pegasus Yayınları'ndan Nisan 2023'te çıkan kitabımız kaynakçalarla beraber 229 sayfa, çeviriyi Sevinç Seyla Tezcan yapmış. Yazarın "Düşünce Şeklinizi Değiştirecek 101 Deneme" ve "Hazır Olduğunuzda İşte Böyle İyileşirsiniz" isimli diğer kitaplarını da aldım.

Yazarın psikolog ya da o tip bir mesleği olduğunu sanıyordum (keşke kitaba kısa bir özgeçmiş koysalarmış), ama bir dergide editörlük yapıyormuş anladığım kadarıyla, makale de yazıyormuş. 

Kitaba gelirsek, çok dolu ve aydınlatıcı bir kitap, bana en ilginç gelen mesela; hepimiz mutluluğu aradığımızı zannederiz ama aslında tanıdık olanı ararız. Bir de mesela kendi kendimizi kalıplara sokuyoruz, örneğin insanlar beni "bonkör" biri olarak tanıyor diye hep öyle davranmak zorunda hissetmek, halbuki istediğimiz gibi davranabiliriz. Davranışlarımızın altındaki görünür sebeplerin gerisine gidebilmeliyiz, çözüme o şekilde ulaşabiliriz.

Kitabı çok faydalı buldum, tavsiye ederim, keyifli okumalar:)


6 Temmuz 2024 Cumartesi

Hizmetçi - Freida McFadden

 



Mayıs ayında yaptığımız tatlı Ankara buluşmasında canım Balkabağı Perisi'ni n bana hediye ettiği kitaplardan biri, canım benim o kadar düşünceli ki, benim onun bloguna yaptığım yorumlardan hangi kitapları beğendiğime dikkat ederek ona göre seçmiş kitapları. Ben de bu kitabı çok merak ettiğimi yazmıştım. Gerçekten de inanılmaz sürükleyici bir kitap. Ben Colleen Hoover'ın Verity'sine benzettim. İki kitabın da goodreads puanı 4,3.

Amerika'da 2022'de çıkan Hizmetçi'nin devam kitapları da varmış; 2023'de Hizmetçinin Sırrı (4,25) ve 2024'te Hizmetçi İzliyor (3,95) yayınlanmış.

Yazarımız Freida McFadden beyin hasarları üzerine uzman bir Harward mezunu doktor. Doğum yılına ulaşamadım ama çok genç görünüyor fotoğrafında, yine de şimdiye kadar 2014'ten beri 21 roman yazmış, 40'lı yaşlarında olduğunu tahmin ediyorum.

Olimpos Yayınları'ndan çıkan kitabımız 350 sayfa. Yazarın dilimize çevrilmiş olan diğer kitapları Hizmetçinin Sırrı ve Sakın Yalan Söyleme de aynı yayın evinden çıkmış. Çeviriyi Zehra Uzun yapmış.

Kahramanımız 27 yaşındaki Millie, 10 yıl kaldığı cezavinden yeni şartlı tahliye olmuş, ailesiyle ilişkisi kopmuş ve kirasını ödeyemediği dairesinden atıldığından beri arabasında yatan talihsiz bir kadındır. Long Island'daki çok lüks bir eve yardımcılık işine başvurmak üzere gittiğinde oldukça umutsuzdur. Otuzlarının ortasındaki Nina Winchester bakımlı, hoş ama biraz dengesiz bir kadına abenzese de Millie'nin bu işe çok ihtiyacı vardır. İşe alındığında çok şaşırır ve sevinir. Tavan arasında kutu gibi bir yerde kalmak, küçük kız Cece'nin şımarıklıklarını çekmek ve hatta Nina'nın psikopatlıklarına maruz kalmak bile Millie'yi yıldırmaz.  Bir de Nina'nın kocası Andrew'in çekiciliği ve Millie'ye karşı gösterdiği yakınlık ona teselli olmaktadır. Ancak yakışıklı bahçivan Enzo'nun uyarıları, Nina hakkındaki dedikodular onu korkutmaya başlar...

Daha fazla anlatıp sürprizbozan vermeyeyim ama kitap gerçekten çok sürükleyici ve ters köşelerle dolu:) Ben 2 günde bitirdim. Sevgili Balkabağı Perisi'ne bir kere daha teşekkür eder, keyifli okumalar dilerim:)





31 Mayıs 2024 Cuma

Günlük Mucizelerin Küçük Kursu - Anna Solyom

 


Destek Yayınları'ndan Eylül 2023'te çıkan 231 sayfalık kitabımızı Burcu Genç çevirmiş. Yazarımız hakkında  www.1000kitap.com sayfasından aldığımız bilgi şöyle;
Anna Sólyom, Felsefe bölümünden mezun bir yazar ve terapisttir. İspanya'da yaşıyor. Yazar olarak çalışmalarını beden ve zihin sağlığı konusunda uzmanlaşmış bir terapist olarak yaptığı çalışmalarla birleştiriyor. Son romanı Neko Café, yakında İspanya, Almanya, Fransa ve İtalya'da yayınlanacak çağdaş ve evrensel bir eserdir. Karmaşık ve derin karakterlerle hassas bir çalışma. Çalışmaları Hollanda, İspanya, Macaristan veya Portekiz gibi birçok ülkede çevrildi ve yayınlandı.


Hayatın mucizelerle dolu olduğuna inanan bendeniz (bu kelime "köleniz" anlamına geliyormuş ama siz bilmiyormuş gibi yapın:)) isminde "mucize" kelimesi geçen kitaplara bayılıyorum:) Bunu da görür görmez aldım. Üstelik bir de "kurs" ibaresi vardı, günlük mucizeleri hayatımıza sokmayı öğrenecektik demek:))

Kitabımız "Küçük Şeylere Olan Aşk" başlığı altında beş bölüm olup bunlar; kahvaltı, öğlen, akşam, gece ve tatil-özel günler ritüelleri. Aslında bildiğimiz şeyler, bana çok ilginç gelmedi ama okunabilir:)

23 Mayıs 2024 Perşembe

Ankara Buluşması :)


Uzun yıllardır tanıştığımız, yorumlaştığımız, mesajlaştığımız, sık sık "ah keşke aynı şehirde olsaydık da görüşseydik" dediğimiz; Ankara'nın güzide sakinleri çok sevgili arkadaşlarım Mavi Kalemdekiler blogunun sahibesi Narda, Balkabağı Perisi ve Kitap Eylemi ile bir buluşma planladık. Daha doğrusu Eylem sağ olsun, beni eyleme geçirdi:)) Çok istediğim ama "olur mu ki?" dediğim şeyin gayet olası olduğunu gösterdi bana:)) Ben de kalktım gittim, yalnız maalesef sevgili organizatörümüzle programımızı uyduramadık, ama gördüm ki zor bir şey değilmiş, dolayısıyla en yakın zamanda Eylem'in de olduğu bir program yapabiliriz:)

Balkabağı Perisi ve Narda'cığım beni inanılmaz sıcak ve içten karşıladılar, ilk andan itibaren muhteşem bir ağırlama, misafirperverlik... Zaten yazılarından, mesajlaşmalarımızdan çok zarif, kibar, tatlı insanlar olduklarını biliyordum ama yüz yüze görüşmek bambaşkaydı; inanılmaz mutlu oldum, değerli hissettim, sevildiğimi hissettim. İyi ki sizi tanımışım canlarım:)

Ayrıca sohbet çok keyifliydi, tadına doyamadık. Gerçekten benim için harika bir gün oldu. Üstteki de sevgili Balkabağı Perisi'nin buluşma grubumuz için bulduğu resim, çok tatlı bence:))

Narda'cığım da sağ olsun buluşmamızı öyle güzel anlatmış ki, nezaketiyle beni de mahçup etmiş ama:)); 


Bir kere daha arkadaşlarıma teşekkür ederek, nice güzel buluşmalara diyorum:)

 

19 Nisan 2024 Cuma

Nedret - Güzide Sabri

 


Güzide Sabri, eserlerinin çoğu sinemaya uyarlanmış, genç yaşta adını duyurmayı başarmış bir yazarımız. Özellikle "Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi" isimli eseri çok meşhur, ben de 2015 yılında kitap hakkında şöyle yazmışım; bakınız.

Nedret de o kitabın devamı. Uzun yıllar önce hayata gözlerini yuman Fikret'in kızı Nedret, kendisine miras kalan çiftliğin hukuki sorunları için, avukat Nihat'a başvurmuştur. Ancak bu çok ilginç bir tesadüftür çünkü Nedret, yıllar önce Nihat'ın babası Doktor Nejad'ın büyük aşkla sevdiği Fikret'in kızıdır. Bu ilginç tesadüfü öğrenen Nejad, derhal Nedret'i görmek üzere çiftliğe gider. Görür görmez çok beğendiği, annesinin kopyası olan Nedret'i karakter olarak da takdir eden Nejad, kızı gibi sevdiği bu genç kadın ile oğlu Nihat'ı evlendirmek ister. Ancak maateessüf, Nihat, kız kardeşi Nihal'in hoppa görümcesi Mualla'ya gönlünü kaptırmıştır. Tabi gün doğmadan neler doğar.. :D

Can Yayınları'ndan 2021 yılında çıkan 190 sayfalık kitabımız ilk olarak 1923 yılında basılmış. [Bu arada Güzide Sabri'nin İstanbul, Fındıklı'da doğup, yine fındıklı bir yer olan Giresun'da vefat etmesi çok ilginç değil mi?]

Yazarımız Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi'ni 1905'te yazmış, devamı olan Nedret'i ise tam 17 yıl sonra 1922'de yazmış.

Güzel bir eser ama ilk kitaptan daha çok etkilenmiştim:) Keyifli okumalar dilerim:)

13 Nisan 2024 Cumartesi

Küçük Yuvarlak Taşlar - Melisa Kesmez

 


Yazardan daha önce Nohut Oda'yı okumuş beğenmiştim. Tercihimi öyküden ziyade roman yönünde kullandığımdan, yazarın diğer kitaplarını okumamıştım. Ancak geçenlerde Bir Yudum Kitap'ta bu kitaptan paylaşılan bir alıntı çok hoşuma gitmişti. Üstüne, kısa bir süre sonra Melisa Kesmez'in bir söyleşisine gitme fırsatım oldu. Söyleşi çok keyifliydi ve Melisa Kesmez çok tatlı bir insanmış, kendisini bazı yönlerden kendime benzettim (çok tatlı bir insan olmasını mesela :)))) Sadede gelirsem; Küçük Yuvarlak Taşlar'ı alıp okudum:)

Yazarımızın özgeçmişi, İletişim Yayınevi'nin sayfasında şu şekilde paylaşılmış;
Eylül 1980’de İstanbul’da doğdu. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde Sosyoloji okudu. Yazarlık, gazetecilik ve fotoğrafçılık alanında eğitim aldı. Yazılı basında kültür sanat yazıları, söyleşileri yer aldı. Tiyatro projelerine çevirmen ve dramaturg olarak dahil oldu. Atları Bağlayın Geceyi Burada Geçireceğiz, Bazen Bahar, Nohut Oda ve Küçük Yuvarlak Taşlar adlı dört kitap ve Anneanne Gezegeni adlı bir çocuk kitabı yazdı. Bazen Bahar ile 2017 Notre Dame de Sion Edebiyat Ödülü’nde Mansiyon alırken; Nohut Oda, 65. Sait Faik Hikâye Armağanı’na layık görüldü. Nil’in annesidir.

İlk baskısı 2022'de çıkmış olan 84 sayfalık kitabımız birbiriyle bağlantılı üç uzun öyküden oluşuyor; artık bir anneanne olan ama kızıyla olan kopuk ilişkisinden dolayı bu mutluluğu yaşayamayan Nergis; ikinci öykümüz onun kızı, taze anne olan Elif'in öyküsü, üçüncüsü ise Nergis'in eski kocası, Elif'in babası Mehmet'in öyküsü.

Çok güzel yazılmış, duru ve etkileyici bir anlatıma sahip derinlikli öyküler kesinlikle... Ama ben roman okuruyum sanırım..:) Sanırım Melisa Kesmez roman yazsa tarzı Barış Bıçakçı'ya benzerdi. Keyifli okumalar:) 

6 Nisan 2024 Cumartesi

Benim Küçük Şaheserim - Mert Ofluoğlu

 


Blog dünyasından sevgili arkadaşımız Kafa Dergi blogu'nun yazarı Mert, yeni romanıyla karşımızda. Daha önce iki romanını okumuştuk Mert'in; Bozbalık Üçlemesi'nin ilk romanı olan;Ters Düz ve ikinci kitap Uçurum Zamanı. Biz üçlemenin üçüncü kitabını beklerken bambaşka bir kitap geldi yazarımızdan:)

Romanımız, Remzi Yayınevi'nden çıkmış, 151 sayfa. Kitabın kapağını ve iç tasarımını çok beğendim öncelikle. Bozbalık Üçlemesi'nde daha klasik bir olay örgüsü varken, Mert bu defa okuru daha farklı bir yolculuğa çıkarmış. 

Kahramanımız Azade Yalgın, edebiyat mezunu genç bir kadındır, yazar olmak ister ama kütüphanede çalışmaktadır. Kendisinden 17 yaş büyük, öğretim üyesi sevgilisiyle biraz çarpık bir ilişki yaşamaktadır. Bir gün tesadüf eseri "Atlas Kitabı" isminde bir kitaba rastlar, hemen sevgilisiyle okuyup bitirdiği kitaptan -sevgilisinin aksine- çok etkilenir. Öyle ki yazarını bulup tanışmak ister. Hiç de kolay olmayan bu tanışma Azade'nin hayatında büyük değişimlere sebep olacaktır...

Roman son derece ilginç ve sürükleyiciydi, hiç beklemediğim şekilde gelişti olaylar. Kurgu da anlatım da çok başarılıydı. Sürprizbozan olmayacaksa şunu da söyleyeyim; romandaki sinir bozucu karakterin hak ettiğini bulmasıyla okur da rahat bir nefes alıyor:)

Sevgili arkadaşımız Mert'i tebrik ediyor ve bol okurlar diliyorum, bir sonraki romanını merakla bekliyoruz:) Keyifli okumalar:)

1 Nisan 2024 Pazartesi

1 Nisaaaannn !!


Tembel yazarımız sağ olsun bu sene çok coşkuyla kutlayamıyoruz. Olsun az olsun kalpten olsun:))

Aşağıdaki grafikte 2010 yılından günümüze yıllık girdiğim yazı sayısı grafiğini görüyorsunuz, 2017'den sonra düşüş başlamış, 2017 ve 2018 benim için zor yıllardı, akabinde 2019, 2020, 2021, 2022 ve 2023 de:)) Neyse hepsi geride kaldı. Okuma blokajım hafifledi.


Okumak bahane, buradaki dostluklar şahane. Okuyayım okumayayım, yazayım yazmayayım...beni arayıp soran, merak eden, her daim güzel yorumları ile destek olan çok değerli arkadaşlarım var. Sizlere bir kere daha kocaman bir teşekkür ederim; hayat belki günden güne makineleşiyor, teknolojinin soğuk parmakları her yere dokunuyor ama kalplerimizdeki sevgi betonların arasındaki inatçı bir ot gibi her yerde yetişiyor, her yeri ısıtıyor. Sevgili okurlarım ve blogger arkadaşlarım iyi ki varsınız, desteğiniz ve yanımda olduğunuz için çok teşekkür ederim. Daha nice güzel yıllar aranızda olmak dileğiyle... Sizi seviyorum, sevgiler:)
 

17 Mart 2024 Pazar

Sakın Günlüğümü Okuma - Ayça Warner

 


Yazarımızı tanıyalım;

Ayça Erkır Warner, 1977 yılında Ankara’da doğdu. İngiltere’de Portsmouth Üniversitesi’nde Uluslararası İlişkiler ve Siyaset Bilimi bölümünü bitirdikten sonra University of The Arts London’da Etkileşimli Multimedya üzerine master yaptı.

Birçok başarılı programın yapımcılığını üstlenen Warner, bir kanalın program müdürlüğü ve bir kültür merkezinin yönetimi görevlerini üstlendi. Çeşitli mecralarda makaleleri yayımlanan Warner’ın, bir çocuk oyunu sahnelendi. Sakın Günlüğümü Okuma yazarın ilk romanı. 

(Kaynak: https://221bdergi.com/sakin-gunlugumu-okuma-raflarda/)


Kitabımız 2021'de Karakarga Yayınları'ndan çıkmış, 319 sayfa, tür olarak polisiye denmiş ama ben polisiye diyemem, içinde her sebebi bilinmeyen ölüm olan kitaba polisiye denmez bence.

Ünlü iş adamı Bora Bilirhan'ın eşi Eda, hamileyken yaşadığı kaza sonucu hem bebeğini kaybetmiş hem de agorafobi geliştirerek eve kapanmıştı. Eşini sevmesine rağmen işkolikliği nedeniyle ona zaman ayıramayan Bora ise tüm dikkatini işine yöneltmişti. Bir gün Eda camdan düşüp hayatını kaybeder, ancak Eda'nın günlüğünü bulup okuyan Bora hem eşi ve evlilikleri hakkında pek çok şey öğrenir hem de eşinin ölümünün şaibeli olduğunu görür. Ve olaylar "hızla" gelişir...

Kısacası aradığımı bulamadığım bir kitap oldu... 




7 Mart 2024 Perşembe

Her Bir Sır - A. R. Torre

 

 

Uzun zamandan sonra (son 100 küsur sayfasını hızlı okuma teknikleri ile okumuş olsam da) bitirdiğim ilk kitap. Çok mu şahane? Değil. Alessandra Torre, daha önce pek çok roman yazmış. Martı Yayınları'ndan temmuz 2023'de çıkmış olan 350 sayfalık kitabımız Rabia Bayram tarafından çevrilmiş.

Romanımız goodreads 2021 okur seçimi ödülünü kazanmış. Arka kapakta "Tek isteği yüksek standartlarda bir hayat yaşamaktı. O hayat şimdilik bir başkasına aitti. Ama bu çok uzun sürmeyecekti," cümleleri ile kitabımız özetlenmiş. Bu arada kitabın kapağı çok anlamsız, konuyla ilgisiz, sadece kitabın ismiyle birleşince merak uyandırıcı oluyor. Kapak tassarımı orijinalinden aynen alınmış.

Gençlik günlerini geride bırakmış olan Neena hala çekici görünmek ve geldiği yerden çok daha iyi bir sosyal konuma ulaşabilmek için adeta tırmalamaktadır. Uzun zamandır kendisine taparcasına aşık Matt ile evlidir ama onu küçümsemektedir. Zengin bir adamı tavlayıp yüksek standartlara ulaşmayı hayal eder. Winthorpe Holding'in sahibi William Winthorpe müthiş servetinin üzerindeki kaymak misali yakışıklılığı ile ideal bir avdır. Ancak evlidir ve karısı Cat ile birbirlerine aşıktırlar. Ama bu Neena için önemsiz ve üstesinden gelinebilecek bir pürüzdür. Bir psikolog olan Neena, motivasyon koçu olarak kapağı Winthorpe'a atar. Kısa süre sonra William ve Cat'in oturduğu sitede, hem de onların tam yanındaki döküntü evi alırlar. Neena kafasında onu zafere götürecek planın adımlarını titizlikle uygularken Cat'in küçük bir pürüzden çok daha fazlası olduğunu fark eder. Kendi kurduğu oyunda kediyken bir anda fareye dönüştüğünü anladığında neler olacak ? Öğrenmek için okumanız gerekiyor :P 

Okumasanız bir şey kaybetmeyeceğiniz, tahmin etmesi kolay, dili hafif çerezlik bir kitap. 5,5tan 6. Keyifli okumalar dilerim:)




24 Şubat 2024 Cumartesi

Durum Raporu

 




Madem ki kitap tanıtımı yapamıyorum öyleyse durum raporu yazayım dedim. Yukarıda gördüğünüz arkadaşlar, aralardan sarkan ayraçlardan da anlayacağınız üzere yarım bırakılanlar, toplam 24 adet. Nasıl ulaştım bu sayıya hiç bilmiyorum. Bugün vaktim varken biraz kitapları düzenleyeyim dedim, derken aşağıdaki manzara ile karşılaştım. Kitapyurdu'nun bir banka ile gerçekleştirdiği kampanya aklımı çelince 3-4 tane yeni kitap almıştım. Onlar da birikmişlere eklenince 76 tane birikmiş kitap oldu. Birkaç tane de sağda solda var, 105'i bulur. Eyvah eyvah diyorum. 

İçlerinde okumaya çok da hevesli olmadıklarım da var. Öncelikle şu yarım bıraktıklarımı tamamlasam çok iyi olacak. Bu arada bir kitaba başladım, dörtte birini okudum gibi, iyi gidiyor maşallah..:)

Bir merhaba demek istemiştim, durum böyle. Umarım yakın zamanda okuduğum kitabı da paylaşırım. Görüşmek üzere, sevgiler:)





9 Şubat 2024 Cuma

Divanımdaki Erkekler - Dr. Brady Engler

 

Haftalar sonra, yeniden “merhaba”. Aslında en son görüştüğümüzden beri okuma ya da okuyamama durumumda bir değişiklik olmadı. Blogun konseptini “yarım bırakılan kitaplar” olarak değiştirebiliriz belki:) Ne olursa olsun, 1 Nisan’da inşallah kutlamayı umduğum blogumun müthiş 14. Yaş günü için yüzüm olsun diye yazmam gerektiğini düşündüm.

Gelelim kitabımıza, çok sevdiğim Ayrıntı Yaydan çıkmış 303 sayfalık kitabımızı Pınar Aytuğ İnam çevirmiş, yalnız kendisinin adı kapakta çok küçük yazıyor,  iç kapakta yok, künyede de küçücük yazıyor; bence 300 sayfalık bir kitabı çevirmek için verilmiş emek daha iyisini hak ediyor.

Yazarımız bir psikolog, kitabın alt başlığında da belirtildiği gibi, isimlerini değiştirdiği erkek hastalarına ait “gerçek seks, aşk ve psikoterapi” hikayelerini paylaşmış. 11 Bölüm var; David, Rami vs diye devam ediyor, her bölümde bir danışanın hikayesi anlatılmış ve psikoloğumuzun izlediği yönteme de yer verilmiş.

Ben bu kitabı okumaya yaklaşık 90 sayfa tahammül edebildim. Öncelikle yazarın sürekli güzelliğine, bakımlılığına, uzun deri çizmelerine vurgu yapmasını biraz antipatik buldum. Gerçi erkek danışanları ile arasındaki dinamiği etkileyecek bir durum ama belki daha nötr şekilde ifade edebilirdi. Bu arada ikinci bölümde yer alan Rami, yazarın danışanlarından biri değil eski sevgilisi;  psikolog ünvanıyla yazdığı bir kitapta tutup eski sevgilisi ile ilişkisine yer vermesini de saçma buldum. İlerleyen bölümlerdeki hikayelere ise hiç tahammül edemedim… 

İlk basımı 2013 olan kitabın, benim onu satın aldığım 2023 yılında 7. Baskısını yapmış olması, toplumumuzun tam da düşündüğüm gibi “yarım bırakılmış kitaplar” konulu bir bloga ne kadar da ihtiyaç duyduğunu gösteriyor bence :p



22 Ocak 2024 Pazartesi

Özledim…

 


  Çok sevgili okurlarım [:)], değerli arkadaşlarım uzun zamandır en fazla yarısı okunmuş kitap yığınları büyümeye devam ederken, buraya ve sizlere olan özlemim de bu duyguyu en güzel ifade eden Selami Şahin’in o güzel şarkısıyla içimde ses buluyordu. İşte bu özlem, buraya en son yazdığımdan beri hala bir kitap bile bitirememiş olmamın utancına üstün geldi.

Amaaaa… özel hayatımdaki dalgalanmalara rağmen sanatsal faaliyetlerimi sürdürüyorum, İstanbul konulu son resim çalışmam beni çok heyecanlandırıyor, bitince sizlerle de paylaşmak istiyorum…Ve bir de bir roman çalışmam var. Henüz bitmemiş bir projeyi normalde dillendirmem ama o da beni çok heyecanlandırıyor…İşte hayat şimdilik böyle. Siz nasılsınız?:)