26 Ekim 2021 Salı

Jane Austen'in Kayıp Anıları - Syrie James


 İsme aldanmayın, yine bir kurgu ile karşı karşıyayız. Syrie James, New York'lu genç bir yazar, bu da ilk romanı. Everest Yayınları'ndan 2012'de çıkan 280 sayfalık kitabı Figen Bingül çevirmiş.

Kitabımız Jane Austen'in hayatından bir kaç yıllık bir kesiti kapsar; yazarın abisinin evinde duvara gömülmüş olarak bulunan günlüğünde anlatılan yılları... Bu süre, annesi ve ablasıyla birlikte abisi Frank'ın yanında kaldığı yıldan Chawton'daki eve taşınışına kadar geçen süreyi kapsar. Bu arada Jane Austen, kurmaca bir karakter olan Bay Ashford'a tutulur ve aynı romanlarındaki gibi bir aşk yaşar...

Yazar, Austen'in hayatındaki bilinen olay, yer ve kişileri almış, bilinmeyenleri de hayal gücüyle doldurmuş. Kitabı sevdim, dokunaklı bir aşk hikayesi; gerçi ben kitabı gerçekten Jane Austen'in gerçek günlüğü zannetmiştim alırken ama olsun... Jane Austen'in 41 yaşında, bilinmeyen ve acı verici bir hastalıktan hayatını kaybetmesine çok üzüldüm... Bu arada kendisinin gençliğinin ve Tom Lefroy ile yaşadığı aşkın anlatıldığı Becoming Jane filmini hararetle tavsiye ederim, iyi seyirler:)


19 Ekim 2021 Salı

Normal İnsanlar - Sally Rooney

 


Yazarın daha önce Arkadaşlarla Sohbetler kitabını okumuştum, geçenlerde bu kitabıyla ilgili bir yazı görünce, hadi bunu da okuyayım dedim...

Can Yayınları'ndan 2019'da çıkan 262 sayfalık kitabı Emrah Serdan çevirmiş. Bu yazarın ikinci kitabı.

Konumuz şöyle; Marieanne ve Connell İrlanda'nın küçük bir kasabasında yaşayan iki lise öğrencisidirler. Connell'in annesi Marieanne'lere temizliğe gitmektedir. Aralarında bir arkadaşlık vardır ama bunu gizli tutarlar. Marieanne okulda garip biri olarak görülmektedir ve Connell da popüler sayılır... Ama gizli tutulan bu ilişki tanımlanamayan ancak çok yoğun bir şeye dönüşür. İkisinin de hayatı bunun etrafında şekillenecektir...

Öncelikle kitabı aşırı depresif buldum, Marieanne ciddi şekilde rahatsız, onun bu hallerini okumak beni rahatsız etti; kendisi normal olmadığından yaşadığı şeyi de "aşk" olarak nitelemek zor. Yazarın önceki kitabına tarz olarak çok benziyor; iki kahraman da değersizlik duyguları içinde yüzüyor. Kitap şimdiki zaman kipinde yazılmış bu arada, ama edebi bir tat alamadığım gibi üstüne bir de depresiflikten bunaldım... Yazar sanki "bu yaşananları mutlaka anlatmalıyım" deyip yazmış kitabı. Dizisini de yapmışlar... Keyifli okumalar dilerim.


12 Ekim 2021 Salı

Jane Eyre Olmak - Sheila Kohler

 


Bu kitaba tesadüfen rastladım. Yakın zamanda Jane Eyre'i tekrar okumuş olduğumdan bunu da okuyayım dedim. Sheila Kohler Güney Afrika'lı bir yazar; daha önce sinemaya da uyarlanmış olan Cracks romanını okumuştum, ama sonu o kadar vahşiydi ki  (Sineklerin Tanrısı gibiydi biraz), buraya yazmamışım bile...

228 sayfalık kitabımız 2020'de Kırmızı Kedi Yayınları'ndan çıkmış; çeviriyi Mine Atafırat yapmış (sadece yılların Uğultulu Tepeler'ini Fırtınalı Tepeler olarak çevirmesini yadırgadım).

Bronte'lerin hayatını hep merak etmişimdir. Bu kitap 1846'dan başlıyor, baba Bronte göz ameliyatı olmak için Charlotte ile Manchester'a gelir, haftalar sürecek nekahat dönemini orada tuttukları evde geçireceklerdir. Charlotte burada Jane Eyre'i yazmaya başlar. Kitap buradan alıp Charlotte'nin aile ilişkileriyle birlikte hayatındaki belli başlı olaylarları 1854 yılındaki vefatına kadar anlatıyor; tabi bilinmeyenleri kurgu sosuyla renklendirerek... İlginç ve güzel bir kitaptı ama neyin gerçek neyin kurgu olduğunu bilememek rahatsız edici, biyografi okumayı tercih ederdim... Keyifli okumalar dilerim:)


5 Ekim 2021 Salı

Güneşi Beklerken - Ruth Rendell

 

Orijinal ismi The Tree of Hands olan, 240 sayfalık kitabımız Ayşegül Demir'in çevirisiyle Doğan Kitap'tan çıkmış.

28 yaşındaki Benet, tek kitapla büyük üne kavuşmuş genç bir yazardır, kendisi aynı zamanda bekar anneliği tercih etmiş olup 2 yaşında da bir oğlu vardır. Benet'in delilik geçmişi olan annesi Mopsa, İspanya'dan ziyarete geldiğinde küçük James hastalanır ve hastanede hayatını kaybeder. Bu haber öyle yıkıcıdır ki kimseye söylenmez. Bu arada, şehrin diğer ucunda aynı yaşta ve aynı görünüşteki Jason, cahil ve ilgisiz ailesi tarafından ihmal edilmektedir. Bu iki olayın bağlantısı Mopsa tarafından kurulacaktır.

Geçer not alan ancak vasat bir kitaptı, yine de okunabilir. En çok tabi ki Benet'li kısımları sevdim. Terence'li kısımlarsa hem sıkıcı, hem de konuya en uzak kısımlardı... Keyifli okumalar dilerim:)


Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...