31 Ocak 2023 Salı

İmkansız Kale - Jason Rekulak

 


İthaki Yayınları'ndan Temmuz 2019'da çıkan kitabımız 293 sayfa, çevirisini Boran Evren yapmış. Kitap 2018 yılı En İyi Genç Yetişkin Romanı dalında Edgar Allen Poe Ödülü'ne aday gösterilmiş (aday gösterilmek de önemli sanırım çünkü toplam 5 aday gösteriliyormuş her yıl).

Roman, yazarımızın ilk eseri ancak hayalet yazarlık da yapmış daha önce. Yayıncılık işiyle uğraşıyormuş aslen. Annesi ve babası ona çocukken -kitabın önemli ögelerinden biri olan- bir Commodore 64 almışlar.

Kitabın her bölümünün başında yazarımız tarafından yazılmaya niyetlenilmiş İmkansız Kale oyununun Basics ile yazılmış programından bölümler yer alıyor. Sonrasında profesyonel bir ekip oyunu bir adaptasyon olarak tamamlamışlar; www.jasonrekulak.com/game/  sitesinden oynayabilirsiniz.

Konumuza gelecek olursak;  1987 yılında Amerika'nın küçük bir yerleşim yerindeyiz. 14 yaşındaki Will, annesi ile beraber yaşayan sakin bir gençtir, en büyük ilgi alanı bilgisayar oyunları ve programcılıktır. Commodore 64ü ile kendi çapında oyunlar yazmaktadır. Bu arada en yakın arkadaşları Alf ve Clark ile paylaştığı başka bir ilgi alanı ise güzeller güzeli Çarkıfelek hostesi Vanna White'ın Playboy dergisine verdiği açık saçık pozlardır. Grup, bu dergiye ulaşmak ister ancak dergiyi alabilecek yaşta değillerdir tabi. Bunun için bir plan yaparlar, Zelinsky'nin dükkanından geçen bu planda Will'in görevi Zelinsky'nin kızı Mary'den bir şekilde güvenlik şifresini almaktır. Ancak işler planlandığı gibi gitmez, artık Bilgisayar Oyunu yarışması, İmkansız Kale ve tabi ki aşk gündeme oturmuştur...

Tatlı bir kitaptı, ama sonu beni tatmin etmedi, yazar ters-köşe yapacağım diye biraz zorlamış sanki... Yine de okunabilir, keyifli okumalar dilerim...


21 Ocak 2023 Cumartesi

Tehlikeli Yakınlaşma - Jenn Ashworth

 


Bu kitabı sevgili blogger arkadaşım Deeptone'da görmüştüm, maalesef yazısını bulamadım... 
82 doğumlu yazarımız bir İngiliz. 2009 yılında yazılmış olan bu roman yazarın ilk romanı, ancak kendisi 17 yaşında roman yazmaya başlamış ve ödüller de kazanmış sanıyorum.

Bu romanı başta, daha önce çok sevdiğim Eleanor Oliphant Gayet İyi romanına benzettim, iki baş karakter de gündelik hayata ve sosyal normlara uyum sağlamada sorunlar yaşıyorlar. Ancak bu roman daha farklı bir koldan ilerledi. İki karakterde de uyumsuzluğun sebebi çocukluk ve gençlikte yaşadıkları travmalar.

Goodreads puanı 3,76 olan 333 sayfalık romanımız 2014 yılında Ayrıntı Yayınları'ndan çıkmış, yalnız çeviri pek özenli değildi, bir sürü de devrik cümle vardı. Konuya gelirsek, kahramanımız Annie 29 yaşında bir kadındır, yeni bir mahalleye taşınır ve arkadaş edinme arzusundadır. Hemen bitişiğindeki evde mutlu bir çift; Lucy ve Neil yaşamaktadır, başlangıçta Annie'ye çok dostça davranırlar. Romandaki anlatıcımız Annie, onun anlatımından oldukça kilolu olduğunu ve kişisel bakım, temizlik, giyim-kuşam konusunda bilgi, becerilerinin kısıtlı olduğunu öğreniyoruz, kendine saygı konusunda da eksik maalesef...Ayrıca algıları kendine göre çarpıtılmış. Annie kısa sürede kafayı Neil'e takıyor, ayrıca onun da kendisine aşık olduğuna inanıyor, dolayısıyla da Lucy'i düşman belliyor, Annie'nin sanrıları eşliğinde korkunç sona doğru ilerliyoruz.. Kitapta hem günümüzde olanları hem de Annie'nin geçmişini okuyoruz, geçmiş de oldukça ilginç.

Kitabın sonu benim için beklenmedikti, Annie'nin akıl sağlığı yerinde değil ama maalesef iyi niyetli Will bunu fark edemiyor, muhtemelen o da bazı zihinsel sıkıntılara sahip. Kitabı beğendim, gerçekten ilginçti. Yazar da oldukça başarılı, umarım başka kitapları da dilimize çevrilir... Keyifli okumalar:)

Not: Goriot Baba'yı okuyamadım :(( Bu ayki Blogger Kitap Kulübü yazımı yazamayacağım, ama arkadaşlarımızı takipteyim tabi ki:) Keyifli okumalar:)

Not 2: Yanlışlıkla ileride yayınlamak istediğim yazımı da yayınlamışım, buna da bakabilirsiniz Paris'te Aşk


13 Ocak 2023 Cuma

Küçük Ama Büyük Yalanlar - Liane Moriarty

 


Kitaptan önce diziyi izlemiştim, imdb puanı 8,5 olan 2 sezon 14 bölümlük dizi 2017-2019 yılları arasında gösterilmişti, kitabın kapağında da gördüğünüz gibi Nicole Kidman (Celeste), Reese Witherspoon (kaşığı dizide yoktu ama kendisi Madeline karakterini canlandırıyor:))) ve Shailene Woodley (The Fault in Our Stars filminden hatırlarsınız, Jane karakterini canlandırıyor) başrollerde. Diziyi çok sevmiştim, kitabı da rastgelince, hem de fiyatı çok uygun olunca okumak istedim. Hep Kitap'ın fiyatları oldukça uygun bu arada, maşallah diyelim nazar değmesin...

Kapağında Stephen King'in "Muhteşem bir kitap, tüyler ürpertici" yorumunun yer aldığı, 2018 basımı 414 sayfalık kitabımızı İstem Erdener çevirmiş.

Romanımız Avustralya'nın deniz kıyısındaki küçük, sakin ve şirin bir kasabasında geçiyor. Burada yaşayanlar genelde hali vakti yerinde insanlar. Bekar ve genç anne Jane, deli dolu Madeline ve güzeller güzeli dalgın Celeste'in ortak yönleri üçünün de çocuklarının 
Pirriwee Anaokulu'na gitmeleridir. Daha okulun ilk günü Jane'in oğlu Ziggy, okulun popüler ve üst tabaka annelerinden Renata'nın kızı Amabella'nın boğazını sıkmakla suçlanır. Bu durum haksızlığa dayanamayan Madeline'i alarma geçirir, Celeste de Jane'in tarafındadır...Tesadüflerin yakınlaştırdığı bu üç annenin hepsinin hayatında kendi sorunları vardır ancak özellikle Jane'in durumu tam bir muammadır. Oğlu ile kimseyi tanımadığı bu küçük kasabada tek başına ne yapmaktadır? Üstelik oğlunu tek gecelik bir ilişkiden dünyaya getirmiştir... Aslında bu üç kadını bağlayan çok daha fazla şey, romanın sonunda ortaya çıkacaktır...

Romanın başında, etkinlik gecesi gerçekleşmiş bir cinayeti çözmek için yola çıkarız aslında. Altı ay öncesinden okumaya başlarız, acaba kim, kimi, niçin öldürmüştür? Romanı okudukça karakterlerin birbirini öldürmek için pek çok sebebi olduğunu görürüz. Tahmin etmesi okur için oldukça zor ama zaten okurken tahmin yürütmeye hiç çalışmadım çünkü hikaye son derece sürükleyiciydi. Kitabı iki günde bitirdim. Sonu da ilginçti. Kısacası tavsiye edebileceğim güzel bir roman, ortada bir cinayet olsa da bu bir cinayet romanı değil... Keyifli okumalar dilerim:)




9 Ocak 2023 Pazartesi

İstenmeyen Konuk - Shari Lapena

 


Yazarımız 1960 doğumlu bir Kanadalı, yazarlıktan önce avukatlık ve İngilizce öğretmenliği yapıyormuş. İlk kitabını 2008'de yayınlamış, ancak bu kitap dilimize çevrilmemiş. Yazar esas ününü 2016'da yayınlanan The Couple Next Door (Yan Evin Sırrı) isimli romanıyla kazanmış. İstenmeyen Konuk yazarın beşinci romanı.

Doğan Kitap'tan 2022'de çıkmış, 237 sayfalık romanı Gamze Bulut çevirmiş. Kitabın kapağında USA Today'in "Lapena, Agatha Christie'yi gururlandıracak bir sonu olan, sağlam bir 'katil kim' polisiyesi yazmış." yorumu yer alıyor. Gerçekten de roman tam bir Agatha Christie romanı...

Keyifli bir haftasonu geçime hayaliyle biraz ıssız bir konumdaki Mitchell's Inn isimli butik otele gelen konuklar hiç beklemedikleri şeyler yaşayacaklardı. Gayet keyifli başlayan tatil, cumartesi sabahı misafirlerden birinin öldürülmesiyle kabusa döner. Karın şiddetlenmesiyle telefon ve internetin olmamasına bir de elektrik kesintisi eklenir. Başka bir konuğun da cinayete kurban gitmesiyle gruptaki gerilim artar, herkes birbirine "katil" şüphesiyle yaklaşmaktadır artık... Bir gün onlara hiç bu kadar uzun gelmemişti...

Agatha Christie'ye özenilerek yazılmış vasat bir roman maalesef... Sonunu da beğenmedim. Ama yazarı üne kavuşturan Yan Evin Sırrı'na denk gelirsem okumak istiyorum... Keyifli okumalar...



3 Ocak 2023 Salı

Dürüst Yalancı - Tove Jansson

 


Kitabımız oldukça popüler, benim de bir süredir listemdeydi. (Yazıyı yazdıktan sonra internetten bakarken sevgili blogger arkadaşım Gül Hanım'ın ("kitap gibi" blogu) yazısına rastladım, büyük ihtimalle onun sayesinde okuma listeme eklemişim:)) 

Siren Yayınları'ndan 2020'de çıkan roman 149 sayfa ve çevirisini Yonca Mete Soy yapmış ancak hangi dilden çevirdiği yazmıyor. Bu arada kitabın çok pahalı olduğunu düşünüyorum... Kitapyurdu'nda 40 TL'ydi. Bu pahalılık sorunu oldukça ciddi aslında, geçenlerde izlediğim bir yayın evi çalışanıyla yapılan röportajda özellikle yabancı kitap teliflerinin artık mümkün sınırları aştığı ve yakında Türk okurların çoğu yabancı kitaptan mahrum kalacağı söylendi, çok acı gerçekten...
Yazarımız 1914-2001 yılları arasında yaşamış İsveçli bir romancı, bu kitabını 1982'de yazmış, 

Çetin bir kışın yaşandığı kuzeydeki bir köyde geçiyor hikayemiz. Katri 20 yaşında, parlak zekalı bir genç kızdır, öyle ki köydekiler sık sık ona akıl danışır, matematiği de oldukça kuvvetlidir. Son derece soğuk görünüşlü ve (isteyerek değil ama "düz" kişiliğinden) biraz kaba bir insan olan bu kız en çok 15 yaşındaki biraz saf kardeşi Mat'a değer vermektedir. Katri, köyde tek başına yaşayan ünlü çocuk kitabı ilüstratörü Anna Aemelin'in evine yerleşmeyi kafasına koyar ve o andan itibaren öyle titiz planlar yapar ki imkansız görünen bu hedef gerçekleşir. İş orda bitmez, Katri için imkansız diye bir şey yoktur...

Çok ilginç bir kitaptı gerçekten, yalnız bazı yerlerde biraz kafam karıştı çünkü kitap 3. kişinin ağzından anlatılırken birden Katri'nin ağzından 1. tekil kişi anlatımına geçiyordu. Ama psikolojik yönüyle oldukça ilginçti, keyifli okumalar dilerim:)


1 Ocak 2023 Pazar

Paris'te Aşk - Stephanie Perkins

 


Kitabımız Arunas Yayıncılık'tan 2012'de çıkmış, 320 sayfa ve çevirisini Burcu Çelik yapmış. Kitabın orijinal ismi "Anna and French Kiss" ve bir serinin ilk kitabı. Yabancı Yayınları aşağıda gördüğünüz şahane ciltlerle bu kitabı (Anna ve Fransız Öpücüğü ismi ile) ve serinin diğer iki kitabını 2019 yılında bastı.

Gelelim kitabımızın konusuna, Anna lisenin son senesini okumak üzere ünlü bir yazar olan babası tarafından Paris'teki Amerikan Lisesi'ne gönderilir. İlk defa ailesinden ayrı kalacak olan 17 yaşındaki Anna için bu çok üzücü olmuştur, çünkü çok sevgili arkadaşı Brigette ve yeni yeni flörtleştiği yakışıklı Toph'tan ayrılmak çok zordur. Gittiği okul ne kadar etkileyici olsa da, yurtlar, yemekhane ne kadar lüks olursa olsun, Paris'in güzellikleri ne kadar baş döndürücü olsa da Anna'nın gözüne her şey kötü görünmektedir. Ta ki, Anna sınıf arkadaşı Meredit ve onun arkadaş grubuyla tanışana kadar, ya da daha doğrusu yakışıklı ve sevimli St. Clair ile tanışına kadar... St. Clair'den etkilenmemek mümkün değildir ancak kendisi uzun zamandır artık bir üniversite öğrencisi olan Ellie ile çıkmaktadır. Anna kendisini kaptırmamaya çalışır, hem zaten onun da hayatında Toph vardır... Ama olaylar hiç de onların beklediği gibi gitmez... Anna ve St. Clair'in kaderinde aşk var mı sizce??

Çok tatlı bir lise aşk kitabıydı, sevimli flörtleşmeler, yanlış anlamalar falan filan... Öncelikle Anna karakterini çok sevdim, oldukça gerçekçiydi; korkuları, zayıf yönleri, duygularını yaşayışı; yazar çok başarılı. Kitabın sonu da çok tatlıydı, ayrıca serinin son kitabında çiftimizin ve bu kitapta temeli atılmış başka bir çiftin yer alması hoşuma gitti, hemen nadirkitap'tan diğer iki kitabı da sipariş ettim..:)
Keyifli okumalar dilerim:)





Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...