27 Haziran 2018 Çarşamba
Jale Demirdöğen - Hayal
Ben de çok sevdim Hayal'i. Kitabımız Nemesis Kitap'tan 2015 yılında çıkmış, 363 sayfa. Kahramanımız Hayal'in, ünlü yönetmez Ilgaz'ın kollarında film galasına gidişiyle başlar kitap. Sonra da galası yapılmakta olan filmi izlemeye başlarız. Hayal bu filmin galasına gelene kadar öyle yollardan geçmiştir ki... Aslında tam bir Türk filmi tadında roman, zaten Hayal de Türk filmlerine bayılıyor. Issız Adam'vari bir hava aldım romandan. Her sayfasını merakla okutuyor, yazar gerçekten güzel yazmış. Özellikle sonu çok hoşuma gitti. Deep Tone'a teşekkür eder, size de bu romanı tavsiye ederim:)
21 Haziran 2018 Perşembe
Gözyaşı Konağı - Şebnem İşigüzel
Kahramanımız Emine, 1876 yılında, İstanbul'lu zengin bir ailenin üç kızından biridir. Üç kızkardeş sürekli beraber oldukları evin kalfası Bedriye ve anneleriyle keyifli zamanlar geçirmektedirler. Ancak bu tatlı yaşam kahramanımızın bir şekilde evlilik dışı hamile kalmasıyla bozulur. En önemli derdi kızlarının iyi evlilikler yapması olan anneleri, kızını çocuğunu doğurması için Bedriye ile Büyük Ada'daki köşke gönderir. Annesi ve kızkardeşleri hamile olduğunu öğrenince Emine'ye epeyi bir çile çektirirler, Ada'ya gelince biraz huzur bulacağına inanan Emine ise burada çok daha başka şeyler bulacaktır...
Bir çırpıda okunan, keyifli bir romandı gerçekten. Tavsiye ederim:)
15 Haziran 2018 Cuma
Defter - Nicholas Sparks
Ben kitabın, Remzi Kitabevi'nden çıkan 1996 baskısını okudum. Noah ve Allie ayrı dünyaların insanları olsalar da birbirlerine aşık olurlar. Aşkları ne kadar derin olsa da 17 yaşındaki iki genç yaz bitince kopmak zorunda kalır. Kopmuş olsalar da aşklarını içlerinde yaşatmışlardır aslında. 10 yıl sonra Allie evlenmek üzereyken Noah'dan bir haber alır ve onu tekrar görmek zorunda olduğunu hisseder. Sonrasında olaylar gelişir...:)
Fena bir roman değildi aslında ama sanırım filmini daha çok beğenmiştim..:) Yine de romantizm sevenler buraya..:))
6 Haziran 2018 Çarşamba
Artık Ayrılsak Diyorum - Neslihan Acu
Neslihan Acu’yu yine sevgili arkadaşım Deep
Tone tavsiye etmişti, ben de yine Nadirkitap’tan yaptığım bir alışverişte
rastlayınca bu kitaba hemen aldım..:)
Neslihan Acu ilginç bir isim, Boğaziçi
Üniversitesi Endüstri Mühendisliği mezunu, uzun süre mesleğini yaptıktan sonra
bir dergide röportajcılık yapmış, o sırada ilk romanı Meltem K.’yi Kim
Öldürdü’yü (2004) yazmış ve sonra devamı da gelmiş. 2008’den beri de Medyatava
internet sitesinde yazılar yazıyormuş.
Bu romanı 2010’da Doğan Kitap’tan çıkmış,
298 sayfa. Roman, kahramanımız Esma’nın yakın geçmişinden başlayıp geriye doğru
gidiyor. Son bölümde de bugünü anlatarak bitiriyor. Romanın isminden durumu
tahmin etmek zor değil aslında. Esma, 40 yaşında, acılar çekmiş bir kadındır,
eşi Fuat’la uzun yıllardır evli, genç bir kızı olan ancak mutsuz bir evliliğe
hapsolmuştur. Fuat aslında kötü bir adam değildir ancak bir takım saplantıları
onları bu noktaya sürüklemiştir. Tabi Esma’nın bu seçimi yapmasında, olayların
bu şekilde gelişmesinde geçmişin büyük payı vardır.
Ben kitabı çok beğendim, yazar adeta
kadın-erkek ilişkilerini, karı-koca ilişkilerini, düşünce tarzlarını çözmüş.
Hikaye açıkçası oldukça gerçek ve dolayısıyla da oldukça üzüyor okurken, göz
göre göre bir evliliğin çöküşü, hem de yok yere çöküşü aslında konu... Kısacası
benim için ilgi çekici bir kitap oldu, kadın-erkek ilişkileri, evlilik üzerine
okumayı seviyorsanız tavsiye ederim, keyifli okumalar.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)