21 Mayıs 2017 Pazar
Solaris – Stanislav Lem
Bilimkurgu türünün baş yapıtlarından biri, bir klasik olan Solaris, Stanislav Lem’in de en tanınmış eseri. Yazar 1921’de Polonya’da doğmuş. Hayatı da son derece ilginç. Tıp öğrenimi Nazi işgaliyle kesilmiş, makinist ve kaynakçı olarak çalışmış. 1946’de doktor olmuş. Lirik şiirler, bilimsel yöntem üzerine denemeler yazmış. Sibernetik ve bilim felsefesi ve tarihi üzerinde çalışmış. 1947-49 yılları arasında ruh bilim (psikoloji mi yani?) projelerinde araştırma asistanlığı yapmış. Bilim Yaşamı dergisinin editörlüğünü yapmış. Polonya Astronomi Derneği’nin kurucularındanmış. Polonya Sibernetik Derneği üyelerindenmiş. Krakov Üniversitesi’nde öğretmenmiş. Aynı zamanda bir çok ödül sahibi olan üretken bir yazarmış. Yapıtının kökenleri felsefi masalda Voltaire’e, dışavurumcu romanda Kakfa ile Joyce’e dayanıyormuş. Bilginin ve erkin sınırları, insanın uygarlıkla ilişkisinin trajik yönleri, fizikötesi düğümler Lem’in ana sorunsalıymış. Bilimsel gerilimi mizahla, grotesk, gotik bir tutumla, gerçeküstü öğelerle bütünleştirir. Ruhbilimsel didiklemesi, üstün anlatım yapısı ve ürpertici imgelem öyküsüyle Solaris, Lem’in çağdaş romana önde gelen katkısı sayılmaktadır.
Maya Yayınları’ndan 1983’te çıkan okuduğum baskı Mehmet Aközer tarafından çevrilmiş. 208 sayfalık kitap, kahramanımız Kelvin’in, Solaris gezegenindeki uzay üssüne görevli olarak gelişiyle başlıyor. Kelvin’i üsteki diğer görevlilerden biri olan Snow karşılar, ancak Snow çok garip davranmaktadır. Durum Kelvin için anlaşılmazdır çünkü diğer görevli Gilbarian intihar etmiş, Sartorius ise kendisini odasına hapsetmiştir. Snow ise Kelvin’e daha da garip şeyler yaşayacağını ima eder. Gerçekten de bu doğru çıkar. Kelvin oraya ait olmadığı apaçık olan dev gibi bir zenci kadın görür önce. Kısa süre sonra da ölmüş olan eski karısı capcanlı bir şekilde karşısına çıkar. Bütün bunlar onlarca yıldır üzerinde araştırmalar yapılan Solaris gezegenini kaplayan plazma halindeki okyanusla ilgili olabilir mi?
Kitap ana fikir olarak ilginçti ama açıkçası ben sıkıldım, bunda çevirinin de payı olduğunu düşünüyorum. Yine de türünün klasiği olan bu kitabı okuyup kendinizin karar vermesini tavsiye ederim. Keyifli okumalar.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
A, çok ilginç bir kitap, yanlış aklımda kalmadıysa filmi çevrilmişti bunun. Bilim kurgu romanlar sıkıcı olunca çekilmiyor:(Çok teşekkürler Eren'cim.
YanıtlaSilEvet Harrison Ford'un oynadığı bir filmi var:) çok haklısınız Müjde Hanım, yorumunuz için teşekkür ederim, sevgiler:)
SilStanislav Lem şu an yaşadığım şehirde ( Krakow'da) yaşadığı için okuduğum bir yazardı. Bilim kurgu tarzını çok sevmeme rağmen kitabını okurken biraz sıkıldım. Demek ki sizde de aynı duyguları oluşturmuş. Yine de bilim kurgu severlerin okuması gereken bir yazar olduğunu düşünüyorum. Çeşitlilik iyidir.
YanıtlaSilAa ne kadar güzel:) dediğiniz gibi ben de bilimkurgu sevmeme rağmen sıkıldım, bu kadar "kült" bir eseri okurken sıkıldığım için kendimi suçlamıştım ama yalnız değilmişim:)) yorumunuz için teşekkür ederim, sevgiler:)
SilBu kitabı veya yazarı duymuştum ama nerede hiç hatırlayamadım;) Konu güzel görünüyor ilgimi çekti ama sıkıcıysa beklesin biraz:) Sevgiler...
YanıtlaSilBelki siz farklı bir tat bulursunuz ama bana pek hitap etmedi açıkçası:) yorumunuz için teşekkür ederim Gül Hanım, sevgiler:)
SilTeşekkürler öneri için :)
YanıtlaSilben teşekkür ederim, sevgiler:)
Silİyi hatırlattın bu aralar doktorlar da gezindigim için aklımdan çıkmış yarın bir bakayım 😊kitapta ilginç bir kitapmis emeğine sağlık canım benim sevgiler 😊😁
YanıtlaSilcanım geçmiş olsun iyisindir inşallah?:) ben teşekkür ederim yorumuna, sevgileR:)
Silben bunu okudum filmini de izledim yaaa ama evet bana da ağır geldi. ama bu lem müthiş ya okudum başka kitaplarını :) yarışmayı duyurcam bi daha bugün tamam :)
YanıtlaSilEvet yazar müthiş, diğer kitaplarını merak ediyorum... Çok teşekkür ederim Deepcim, çook iyisin :)
Silsenin için yapmıyom kedin bob için yapıyom hihihi :)
Sil:))) kedim bob, şanslı kediymiş:))
Silay şaka yapmıştım bak. sokak kedisi bob u izledim sen demiştin yaa. orda o çocukun hayatı bob sayesinde düzeliyo yaaa ondan dedimdiii :)
Sil:))) evet anladım:) çok tatlı film ama di mi?:)
Silhıhım di :)
YanıtlaSil:)
Silhım hımmm , hem kitaba hem yarışmaya hımmm
YanıtlaSilAma Deep ile uyumunuza ne demeli :))
Silaaa fark etmemiştim , uyumlu olmuş harbiden :D eh eski bloggerlarız ne de olsa :D
Silevet:)))
SilKonusu ilginç aslında, belki çevirmenle de ilgili olabilir dediğin gibi... Çevirmenler keşke daha dikkatli çevirseler :))
YanıtlaSilAçıkçası dediğin gibi çeviri de kitabın akmasına biraz engel oluyor sanırım... keşke keşke.. sevgiler:)
Sil